HDP'nin eski eş başlarından Selahattin Demirtaş, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'de tutuklu olarak yargılandığı ana davada tahliye kararı vermesinin ardından hapisten çıkması beklenirken Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği'nce yeniden tutuklandı. "Yeniden" tutuklanınca kafalar karıştı. Bir "yeniden" tutuklanan eş başkan da Figen Yüksekdağ idi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, kafa karışıklığını gidermek için "19. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki suçlamalarla tutuklamayı yapan 1. Sulh Ceza Hakimliği'nin tutukluluğu gerekçelendirdiği yasa maddelerinin birbirinden farklı" olduğunu açıklama ihtiyacı duydu.
Ardından R. T. Erdoğan daha "açıklayıcı" sözler etti:
"Sokağa insanları çağırıp ondan sonra Diyarbakır'da 53 evladımızı öldürenleri bu millet unutmuyor ve unutmayacaktır da. Sonuna kadar bu işin takipçisiyiz, takipçisi olacağız. Bunları bırakamayız. Eğer biz bırakırsak ebedî âlemde şehitlerimiz bize bunun hesabını sorar."
R. E. Erdoğan, "Bunları bırakamayız." diyor. Sanki mahkeme başkanı o ve kararı o vermiş.
Rejim değişikliğinden sonra karar merciinin asıl neresi olduğu bilindiği için, R. T. Erdoğan'ın sözlerini hiç yadırgamadım.
GazeteOku