Bu kitabin yazılmasının gayesi, öncelikle yaratılışımızı hatırlamaktır; "O, amel (davranış ve eylem) bakımından hanginizin daha iyi (ve güzel olacağını denemek için ölümü ve hayati yarattı..." (Mülk-2). İnsan imtihan için yaratılmıştır, bu imtihanın mükafatı asıl olarak ahirette verilecektir. Bu dünyadaki mükafatlar kalıcı değildir, tüm hesaplarımı ahiret üzerine yapacağız.
Bugün İslam Alemi ateşler içinde kıvranmaktır, gözümüzü bir çevirip baktığımızda; "Irak, Suriye, Libya, Yemen, Sudan, Afganistan savaşlarla boğuşuyor, Filistin işgal altında, Iran bir yandan küresel güçlerin hedefin den, diğer yandan İslam dünyasının bir çok parçasıyla savaş halinde, kabullenmediğimiz bir savaş...
Müslüman dünya Amerika'nın, Çin'in, Rusya'nın... zulmü altında, inim inim inliyor ve hepimiz feryat ve beddua ediyoruz, bu feryadımızın ardı arkası kesilmiyor. Ayette ifade edildiği gibi; "Ey iman edenler üzerinizde ki (yükümlülük) kendi nefislerinizdir. Siz doğru yola erişirseniz, sapan size zarar veremez. Tümünüzün dönüşü Allah'adır...bu vasıflardan olmazsak bir çıkış yolu bulamayız Bulunduğumuz hali sorgulamazsak, o zaman bilin ki; ne Amerika'nın ne de diğer şeytani güçlerin hiçbir suçu yoktur. Ayetinin hatırlattığı gibi; "Ve de ki: 'Hak Rabbinizdendir; artık dileyen iman etsin, dileyen inkar etsin. Şüphesiz biz zalimlere bir ateş hazırlamışız."
Bilinmelidir ki ayetin sonundaki zalimler için hazırlanmış akıbet bizi beklemektedir.
Ama biz gerçekten iman edip, salih ameller işlersek ve istikamet üzere olursak Ayette ifade edildiği gibi hem kendimizi hem de vatanımızı kurtaracağız ve ülkemiz bir "darūs-selam'a dönüşecektir; ".Şu halde kim iman ederse ve (davranışlarını) düzeltirse, artık onlar için korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.