Tarih: 25.03.2019 08:42

8 maddeyle JP Morgan!

Facebook Twitter Linked-in

Döviz son günlerde neden fırladı?

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), müşterilerini döviz piyasalarına ilişkin olarak ?yanıltıcı ve manipülatif bir şekilde döviz alımına yönlendiren´ bankalarla ilgili şikâyetler üzerine inceleme başlattı.

BDDK, JP Morgan tarafından yayımlanan raporla ilgili olarak da inceleme başlattığını duyurdu.

Peki, JP Morgan kimdir ya da nedir?

1) JP Morgan, uluslararası bir yatırım bankası.

2) Ünlü ?Rothshields Ailesi´ ile sıkı irtibatı var.

3) Morgan Ailesi, dünyayı yöneten aileler arasında adı ilk sıralarda geçen bir aile. J. P. Morgan, Yale Üniversitesi´nin kurucularından. Bush´ların da üyesi olduğu ?Kuru Kafa´ ve ?Kemikler Cemiyeti´nin finansörlerinden biri olduğu iddialar arasında. 

4) JP Morgan, 24 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye ile ilgili yaptığı açıklamada, ?Piyasa dostu isimler Mehmet Şimşek ve Naci Ağbal´ın yeni kabinede yer almaları iyi karşılanır, ancak yeni isimler belirsizliğe yol açar? açıklamasında bulundu.

 

 

 

5) Bankanın kurucusu John Pierpont Morgan (17 Nisan 1837 - 31 Mart 1913), I. Dünya Savaşı öncesinin en büyük ABD´li faizci bankeri. 

6) ABD´deki para tröstünün başı olarak önde gelen şirketlerin ve mali kuruluşların iplerini elinde tutuyor.

7) JP Morgan, I. Dünya Savaşı sırasında Müttefiklerin ikmal ve kredi gereksinmesinin karşılanmasında önemli rol oynadı.

8) John Pierpont Morgan ?Paranın efendisi? olarak biliniyor.

***

Kısacası, JP Morgan ailesi de, ?dünyayı perde arkasında yönetenler´ listesinde geçen bir aile?

Tıpkı Rockefeller gibi? Tıpkı Rothshields gibi?

adnan-oksuz.jpg?

BU FOTOĞRAFIN İZAHI ZOR!

Şurada ne kaldı ki?

31 Mart 2019 Mahalli Seçimleri´ne pupa yelken giderken medyayı göz önüne aldığımızda son derece çarpıcı bir tablo var!

TV kanallarının kahir ekseriyetinin haberlerinde, tartışma programlarında sadece ve sadece iki ittifaktan söz ediyor; AK Parti ve MHP´den oluşan Cumhur İttifakı ile CHP ve İYİ Parti´nin oluşturduğu Millet İttifakı? Haklarını yemeyelim; biraz Habertürk TV kanalı ile FOX TV diğer muhaliflere de söz hakkı tanıyor. Devlet kanalları izahı zor bir tutum içinde?

 

 

Radyolar ve yaygın günlük gazetelerin haberlerinde, köşe yazılarında da sadece ve sadece anılan iki ittifakın adayları söz konusu edilmekte? İstanbul´da Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu, Ankara´da Mehmet Özhaseki ve Mansur Yavaş, İzmir´de Tunç Soyer ve Nihat Zeybekçi? Bu isimler dışındaki diğer adayları değerlendiren, anan, yorum yapan neredeyse yok!

***

Meydanları doldurmaksa amaç, iki ittifak dışındaki partiler de meydanları dolduruyor. Mesela, Türkiye´nin en köklü siyasi geleneklerine sahip olan ve Milli Görüş´ün yegâne temsilcisi durumundaki Saadet Partisi mitingleri coşku, aşk ve heyecanı ile göz doldurmasına rağmen ekranlarda, -hadi manşetleri geçtik- gazete sütunlarında dahi yok! Bu fotoğrafı nasıl izah edeceksiniz?

***

Geçenlerde Saadet Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Necdet Gökçınar´la sohbet sırasında bir not ekledi, daha doğrusu bir sitemini. Şöyle ki;

?Televizyonlara bakıyorum, gazetelere bakıyorum, sanki İstanbul´da iki aday varmış gibi bir hava estirilmek isteniyor. İstanbul´da bir aday daha var, o da Saadet Partisi´nin adayı. Seçimlere az bir süre kaldı ama bunu bir şekilde anlatmamız lazım??

***

Bütün bunlar bana ne/leri anlatıyor biliyor musunuz; birkaç gün önce de yazmıştım, 1994 seçimlerini? 1994 Mahalli Seçimleri´nde de gazeteler, TV´ler ANAP, DYP ve SHP dışındaki adaylardan söz etmeyi hazzetmiyorlardı. Ama ne oldu sonuç? Seçime birkaç gün kala hava farklı bir atmosfere büründü ve başta İstanbul olmak üzere Refah Partisi (RP) adayları belediye başkanlığı seçimlerini kazandı.

Haydi hayırlısı?

SAĞIR KURBAĞA?

Tam da yukarıdaki tabloyu, fotoğrafı anlatan, yorumlayan bir fıkrayı dikkatlerinize sunmak istiyorum. Fıkrayı, geçtiğimiz yıllarda Hasan Bitmez bir sohbet sırasında anlatmıştı. Buyursunlar;

Fıkra bu ya...

Kurbağalar kendi aralarında bir yarış düzenlemişler... Ortaya yüksek ve geniş bir tahta engel konulmuş, amaç bu engeli sıçrayarak karşı tarafa geçmek...

Geçenler ödül alacak...

Arenanın her iki yakasına dizilen diğer kurbağalar da yarışmacılar lehine/aleyhine tezahürat yapmaya başlamışlar bile...

 

 

Ancak çoğunluğun görüşü, ?Ya, bu kadar da yüksek engel olur mu? Arkadaşlar bu engeli hayatta aşamazlar...?

Kimileri de bu görüşe gülüp geçmiş...

Neyse...

Start düdüğüyle birlikte yarış başlamış.

Kurbağalar var güçleriyle engeli aşıp karşı tarafa geçmek için en maharetli sıçrayışlarını yapmışlar...

Bir yandan da tribünlerden, ?Geçemezsiniz, çok zor, imkânsız, bu kadar da engelli yarış olur mu?? türünden moral bozucu tezahüratlar sürüyormuş...

Gerçekten de, kurbağaların çevredeki olumsuz bağrışmalardan da etkilenerek moralleri bozulmuş ve yorgun/bitap düşmüşler...

Yarışı bırakmışlar...

Fakat o da ne?

Kurbağalardan biri engeli aşmak için olağanüstü çabasını sürdürüyormuş.

Olumsuz tezahüratlar bu kez bu tek kurbağanın üzerinde yoğunlaşmış... Ama nafile...

Bu kurbağa defalarca deneyerek, yorulma usanma bilmeyerek denemelerini sürdürmüş ve sonunda karşı tarafa geçmeyi başarmış.

Bu anda arenada müthiş bir sessizlik...

Bu kurbağa nasıl oldu da engeli aşabildi?

Araştırmalar sonunda anlaşılıyor ki, yarışı kazanan kurbağa sağır!

Sağır olduğu için de çevreden gelen, ?Geçemezsin, mümkün değil...´ türünden bağrışmaları duymamış ve sonuna kadar yarışmayı sürdürmüş ve kazanmış...




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —