700 Haftadır Sessiz Çığlık Atıyorlar

Veysi DÜNDAR - 25. 08. 2018 Cumartesi

700 Haftadır Sessiz Çığlık Atıyorlar

 25. 08. 2018 Cumartesi

Yanlış bilmiyorsam 1995´de başladı bu eylem. Ve tamı tamına 700 haftadır süregeliyor. İlk başladığı haftalarda her cumartesi günü, diğer kayıp yakınları ve duyarlı kimi vatandaşlarla beraber düzenli olarak bu eylem yapıldı, kendilerine de ?Cumartesi Anneleri? ismi verildi.

Arjantin´de cunta yönetime el koyduğunda her hafta perşembe günü Plaza del Mayo´da toplanan ?Plazo del Mayo Büyükanneleri? (askeri yönetim sırasında El Salvador´da çocuklarını gözaltında kaybeden anneler) örnek mi alındı, bilemiyorum.
Hatta Plazo del Mayo Büyükanneleri ve temsilcileri de katıldı en başlarda, öyle hatırlıyorum. Arjantinli ?anne?ler, eylemlerinin neticesini almış, darbenin 9 generalini yargılatmayı başarmışlardı. 1995 yılında Arjantin genel kurmay başkanı kayıplardan kendilerinin mesul olduklarını kabul etmişti.

Cumartesi Anneleri Türkiye´de sivil itaatsizligin en önemli örneklerinden biridir.

Her Cumartesi Galatasaray Lisesi meydanında saat 12.00´de oturuluyor. İlk başlarda polisle arbede yaşandığı hatta çatışıldığı oldu. Sonraki haftalarda eylem büyüdü, destek gördü. Güvenlik güçleri de bu eyleme alıştılar. Polisler belirli bir noktada sadece önlem alıyor, uzaktan izliyor. Yarım saatlik bekleme ve bildiri okunmasından sonra ise sessiz bir şekilde eylem sona eriyor.

Her şeyden önce, her şeyden öte ?Anne? sıfatına haiz olmuş kadınlardır. Ve her ne olursa olsun, içlerinin alev alev yandığı aşikar olan bu insanlar, evlatları için bir şeyler yapabilmek, ellerinden geldiğince, tepkilerini koymak adına toplanırlar her cumartesi günü. Buna karşın anlaşılmaz biçimde hor görülürler?

?Hayırsız evlat yetiştirmişlerdir; bu durumu da hor görülmeyi de kabullenmeleri gerekir-miş gibi??

Bayramda sıla-yı rahim için Mardin´e annemin yanına gitmiştim. Dönerken annem sanırsınız bir daha görüşemeyecekmişiz gibi bir duyguya kapıldı. Bir de bunu evladından hiç haber alamayan ve alamayacak olan anneler için düşünüp, empati yapmak lazım.

Asi yönetmenlerden Hüseyin Karabey, ?Boran? filminde annelerin dramını ustalıkla anlatmıştı. İnternetten izlenebilir.

?Yaşamın İzindeki Kadınlar? her ne kadar 12 Eylül dönemini anlatıyorsa da, bir o kadar da bu anneleri hatırlatıyor?

Eylemin başladığı ilk yıllarda Kanal 6´da muhabirdim. Sezen Aksu´nun kayıplar için yaptığı bir şarkı çıktı piyasaya. Ana haber bültenlerine konu oldu bu şarkı. Aktüel dergisi promosyon olarak bu şarkının kasetini dağıttı okurlarına.

Filiz Koçali, ?Cumartesi Anneleri´nin İnadı? adlı kitabında şöyle der: ?Onlar için Galatasaray´ın önemini biliyorduk. Bir mezarı dahi olmayan çocuklarıyla adeta orada buluşuyorlardı. Kendi aralarında dertleşiyorlar, çocuklarından söz ediyorlar ve onlar için bir iş yaptıklarını hissediyorlardı. Ben kendi adıma en çok şu mezar işine takılmıştım. Kaybettikleri yakınlarının bir mezarı yoktu ve bütün kaybolanların sembolik mezarı haline gelmişti Galatasaray.?

Bu anneler, sadece çocuklarını istemiyorlar. Bir insanı yaşama bağlayan en başat şeyi, yani umudu istiyorlar. ?Umut etmek için mücadele, mücadele etmek için umut ediyorlar. Böyle hayatta kalıyorlar bunca acının, bunca kirli yüzün içinde.

Rahmetli Berfo Anne vardı. Sembol isimlerdendi. Geçen yıllarda vefat etti. 100´ün üstüydü yaşı. 30 sene oğlunu aramış beklemiş. Gözü açık gitti kadıncağız. Şu sözleri bam telini kanatır cinstendi: ?Oğlumdan sonra evi hiç boyamadım ki, oğlum yıllar sonra geri döndüğünde evi tanıyabilsin.?

700 haftalık bu ısrara, bu yürekliliğe, dirayete, sürekliliğe ve bu güce hayranım. Saygı duyuyorum?

Bandista adlı bir grup vardı. Devam ediyorlar mı müziğe bilmiyorum. ?Benim Annem Cumartesi? diye bir şarkıları vardı. Onunla noktalayayım?

?kör kuyularda bul beni,? bul beni bir sahilde çıplak,? bir işkence gemisinde elektrikle ayık, bir kışlada kayıp. ?anne, bir sokak başında, ?isimsiz yüzsüz bir kimsesiz mezarında, kaybedenler kaybetti yazan mezar taşının altında bul beni.? anne bul beni arjantinli annelerin arasında,? plaza del mayor´da,? anne bul beni galatasaray meydanı´nda,? bul beni ramallahlı annelerin,? gazzeli annelerin, ?anne bul beni varşova gettosunda.? anne bul beni nico´nun bart´ın italyan annelerinin gözlerinde.? anne bul beni,? bul beni. anne bul beni bir sokakta, ?akranlarım bağırırken hala.? anne bul beni, bul beni bir sabah,? bir sabah diyen adamın gözlerinde bul beni.? o sabahı kuran kadınların sözlerinde. ?anne bul beni ahmet kaya´nın gözlerinde. anne bul beni.?