03. 08. 2018 Pazartesi
Filistin Kurtuluş Örgütü´nden (FKÖ) yetkililer ve Filistinli analistler, ABD´nin Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşunu (UNRWA) feshetme yönündeki çalışmalarının bölgeyi ateşe sürükleyeceğini belirtiyor.
AA muhabirine konuşan Filistinli yazar ve analist Ahmed Refik Avad, ABD ve İsrail´in UNRWA´yı feshederek Filistinli mülteciler sorunundan kurtulmayı ve mültecilerin işlerinin idaresi ve harcamalarının Filistin yönetimine devredilmesini istediğini söyledi.
"İsrail, 1948´de (Nekbe) yaşanan olayların tanığı kalmasın diye mülteci vasfını ortadan kaldırmak istiyor." değerlendirmesinde bulunan Avad, ABD´nin bu yöndeki planlarının, "mültecilerin sayısının sadece yarım milyonla sınırlandırılacağı" yönündeki söylentileri doğruladığını savundu.
"ABD ve İsrail, bölgeyi ateşe atıyor"
Tüm bu planların, mülteci kamplarında şiddet olaylarının yaşanmasına ve bölgenin ateşe sürüklenmesine sebep olacağı uyarısında bulunan Avad, "Mülteciler; işsiz, aç ve hastalar yığınına dönüşecek. Bu bölge zaten şiddete elverişli bir zemin ve ABD ile İsrail, bu ateşle yanacak." dedi.
UNRWA´nın varlığının devamından tüm dünyanın sorumlu olduğunu belirten Avad, bunun kaldırılmasına yönelik bir girişimin, Birleşmiş Milletler (BM) kararlarının çiğnenmesi anlamına geleceğini ve ABD ile dünya ülkelerini karşı karşıya getireceğini ifade etti.
Avad, ABD ile İsrail´in, Filistinlileri ve Arapları, "İsrail´in bir Yahudi devleti olduğu, yerleşim birimleri inşasının durmayacağı ve Filistin´deki siyasi bölünmüşlük halinin devam edeceği" yönündeki algıya inandırmak için ciddi çalışmalar içinde olduğunu belirtti.
"ABD´nin yardımları kesme kararı siyasi şantajdır"
FKÖ Mülteci İşleri Dairesi Genel Müdürü Ahmed Hanun da UNRWA´nın büyük siyasi bir destek aldığını ve ABD´nin onu feshetme girişimlerinin uluslararası camiayla karşı karşıya gelinmesi anlamı taşıyacağını dile getirdi.
ABD ile İsrail´in söz konusu kuruluş üzerinde herhangi bir yetkiye sahip olmadığını vurgulayan Hanun, "ABD´nin yardımları kesme kararı, ´Yüzyılın Anlaşması´ planının dayatılması kapsamında uygulanan siyasi bir şantajdır." görüşünü dile getirdi.
Hanun, "Filistin yönetiminin, Tel Aviv Büyükelçiliğinin Kudüs´e taşınmasına nasıl karşı çıktıysa ABD´nin diğer tüm kararlarına da aynı şekilde karşı çıkacağını" sözlerine ekledi.
"Tasfiye planları dayatılıyor"
Cenin´deki Arap Amerikan Üniversitesi Siyasi Bilimler Öğretim Üyesi Eymen Yusuf ise ABD yönetiminin, Filistin meselesinin artık Arap ülkelerinin öncelikleri arasında yer almayışını ve bölgesel değişimleri kullanarak Filistin yönetimine "tasfiye" planlarını dayatmaya çalıştığına işaret etti.
Yusuf, Filistin meselesinin, toprak mücadelesinden çıkarılıp insani yardımlarla sınırlandırılması yönünde adımlar atıldığını ifade etti.
Ne olmuştu?
İsrail Kanal 2 televizyonunun 25 Ağustos´ta verdiği haberde, Donald Trump başkanlığındaki ABD yönetiminin, Filistinli mültecilerin sayısını, UNRWA´nın ifade ettiği gibi 5 milyon değil sadece yarım milyonu (sadece 1948´de Siyonist çeteler tarafından tehcir edilen Filistinlilerin mülteci olarak tanınması) kabul edeceği ileri sürülmüştü.
Kanal, haberinde ayrıca Trump yönetiminin, "bazı bölgelerde UNRWA´nın finansmanının tamamen durdurulması ve mülteci vasfının babadan oğula geçmesini engelleyecek yeni hukuki bir formül bulunması" gibi bir dizi tedbir alacağını öne sürmüştü.
Haberde, söz konusu adımların öncelikli olarak UNRWA´yı hedef aldığı ve Filistinli mültecilerin sorumluluğunun Filistin yönetimine devredilmesinin amaçlandığı ifade edilmişti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert ise 31 Ağustos´ta yaptığı açıklamada, ABD´nin UNRWA´ya mali yardımları tamamen durdurma kararı aldığını bildirmişti.
BM Genel Kurulu´nun 1948´de aldığı 194 sayılı karar, Filistinli mültecilerden evlerine geri dönmek isteyenlere izin verilmesini, geri dönmemeye karar verenlere de toprakları için tazminat ödenmesini öngörüyor.
UNRWA, BM Genel Kurulu tarafından 1949´da Ürdün, Suriye, Lübnan, Batı Şeria ve Gazze´deki Filistinli mültecilere yardım amacıyla kuruldu.
Halihazırda Filistin içinde ve dışında 5,9 milyon Filistinli mülteci bulunuyor.