Fehmi Koru'nun Karar Gazetesi'ndeki yeni yazısı;
Geçmişte de olduğu gibi günümüzde de var olan heyula “Haricilik” olarak karşımıza çıkmaktadır.
Mustafa Çağrıcı, Kur’an’da Hz. Peygamber’e(s) atfedilen âlemlere rahmet vurgusunun ışığında, rahmeti(sevgi) kuşanarak küresel barışın sağlanabileceğini belirtiyor.
Yusuf Ziya Cömert, büyük çoğunluğu dindar olan ve kentin varoşlarında yaşayan insanların kahir ekseriyetinin birçok konuda hassasiyetlerinin günümüzde pek kalmadığı üzerine bir değerlendirmede bulunuyor.
Vahap Coçkun, dün devlet eliti tarafından mağdur edilen kesimlerin içerisinden(ör. başörtüler) epey kişinin, günümüzde ise devlet aygıtını kullanarak, yekdiğerine karşı devlet gücünü kullanmaya çalıştığını belirtiyor.
Fehmi Koru Yazdı;
Mustafa Çağrıcı, Gazali’nin felsefecileri kafirlikle suçlayıp “ene’l-hak(Ben Allah’ım) vb. diyen sufileri hoş görme durumuna ve bazı Selefici alimin geçmişteki ve günümüzdeki bazı yaklaşımlarına dikkat çekiyor.
Yasin Aktay, antik Yunan’dan ve Doğu’dan hareketle, felsefenin de temellerinin atıldığı akademik ortamların günümüzde, “hikmet sevgisinin ve dostluğun yerine akademisyenlerin bir nevi çekişme ortamına dönüştüğünü belirtiyor.
Abdülkadir Özkan, geçmişte İngiltere’nin kuklası olup bize düşmanlık besleyen Yunanistan’ın, günümüzde ise ABD’nin kuklası olup, bize karşı düşmanlığını densiz bir şekilde sürdürdüğünü belirtmekte…
İbrahim Kiras, geçmişte mantıkta ve felsefede kullanılan retoriğin(söylem) günümüzde siyasiler, özellikle de mevcut iktidar tarafından de demagojik biçimde kullanıldığını belirtiyor.
Abdullah Muratoğulu, ABD-Çin arasındaki gerilimi, MÖ.’ki Atina-Sparta savaşına ve oradan da, günümüzde; “yeni” soğuk savaş biçiminde Pasifik üzerinde gerçekleşebileceğini belirtiyor.
Ali Haydar Haksal, günümüzde insanların kitleler halinde ideale değil de çıkara yöneldiğini ve liberal anlayışın bu çerçevede kendine bir yer edindiğini ve Müslümanların bu işin dışında kalmaları gerektiğini belirtiyor.
Dr. Bekir Tank, Yezid ve Hz. Hüseyin döneminden verdiği örneklerin, hayat tarzlarının, telakkilerinin günümüzde de geçerli olduğu gerçeğini apaçık bir şekilde dikkatimize sunuyor.
Yusuf Ziya Cömert, Kerbela hadisesi üzerinden, tarihte, İslam tarihinde ve günümüzde hakikatten köşe bucak kaçanların, tarihin kendilerine yarayışlı kısımları ayırdığını ve yaşanmış birçok yanlışı da görmediğini belirtiyor.
Abdülaziz Tantik, cahilin cesur oluşundan hareketle insanın bir şuursuzluk içerisinde antik Yunan’da da görüldüğü üzere tanrıya meydan okuduğunu; günümüzde ise cesaretin yerine kıskançlığında geçtiğini belirtmekte…
Fehmi Koru, bilim ile iştigal etmesi arzulanan, ama daha sonra devlet görevlilerine “yapılması gerekenleri” hatırlatanların kendilerine ad olarak seçtikleri Encümen-i Dâniş’in yeni yapısına işaret ediyor.
Taha Kılınç, Makedonya/Üsküp doğumlu Abdülfettah Raûf(Fettah Efendi)’nin çevresi, ilmi hayatı ve komünist dönemde yaşadığı zorluklara ve günümüzde onunla ilgili yapılan çalışmalara dikkat çekiyor.
İktisatçı yazar İskender Öksüz, Karl Marks’ta dahil bşrçok sosyologun “ekonominin toplumsal alanda her şeyin altyapısı olduğu tezinin günümüzde geçerliğini yitirdiğini belirtmektedir.
Yıldıray Oğur, seçmen tarafından, günümüzde, eskiden olduğu gibi pek davranmadığını; çoğu kez “seçilemez” denilip es geçilmek istenen ve aday olduğunda büyük oy oranıyla seçilen kişilerin tercih edildiğini belirtiyor.
Yusuf Ziya Cömert, Abbasi halifesi Harun Reşid’in yakını olduğu varsayılan Behlül Dânâ figürü üzerinden, sıradan insanların yöneticilere yönelik nasihatlerinin günümüzde bir gerçeklik olmaktan çıktığını vurguluyor.
Fehmi Koru, büyük İslam âlimi Fahruddin Er-Razi’nin, bundan bin yıl önce dile getirdiği noktaların, günümüzde dikkate alınmasını ve ekonomi dahil her işin akılla rasyonel bir şekilde ele alınması gerektiğini vurguluyor.
Dr. Abdülkadir Turan, bedevilikten kaynaklanan yıkıcı eleştirinin, günümüzde postmodernizmin de etkisiyle modernist ve ultra gelenekçi Müslümanlar tarafından İslami hareketleri geriletmek için kullanıldığını belirtiyor.
Yıldıray Oğur, Sovyetlerden kopup “bağımsızlaşan” Türkmenistan’ın günümüzdeki lideri Berdimuhammedov’un, diktatörlüğünün mahiyetini gözler önüne seriyor.
Ayşe Böhürler, günümüzde vukubulan kadın cinayetlerinin mahiyet açısından töre cinayetlerinden farklı olduğunu ve bunun sebepleri üzerine kafa yorulması gerektiğini belirtiyor.
Taha Kılınç, Hndistan’da geçmişi bulunan, ama günümüzde Başbakan Narendra Modi’nin de bizzat coşkuyla desteklediği Hindutva(Hindu faşist ideooji) üzerinden Müslümanlara yönelik terör saldırılarını değerlendiriyor.
Ali Haydar Haksal, düşünme eyleminin önemli olduğunu, özellikle de türlü zorlukların ve sıkıntıların sökün ettiği günümüzde önem kazandığını ve düşünmenin aynı zamanda zor bir iş olduğuna işaret ediyor.
Taha Akyol, geçmişte ictihat vb. alanlarda yenilikçi düşünceleri ile bilinen ve günümüzde ise, var olan iktidarın yanlışlarını dahi eleştirmeyi uygun görmeyen Hayreddin Karaman hocanın gelmiş olduğu noktaya dikkat çekiyor.
Taha Akyol, yazısında temeli geçmişe dayanan ve günümüzde İlahiyatlarda ile İslami ilimler fakültelerinde “yaşatılsın”, “yaşatılmasın, kaldırılsın” düşüncesine kaynaklık teşkil eden felsefe eğitiminin önemine dikkat çekiyor.
Fehmi Koru yazdı;
Günümüzde üretilen yeni sağcılık / muhafazakâr dindarlık terkibi, kullanılan, daha açık bir söyleyişle istismar ile istimal edilen dini düşüncenin kodları haline getirilmiştir.
