Mustafa Çağrıcı, Kur’an’da Hz. Peygamber’e(s) atfedilen âlemlere rahmet vurgusunun ışığında, rahmeti(sevgi) kuşanarak küresel barışın sağlanabileceğini belirtiyor.
Mustafa Kırıkçıoğlu, gzt.com’da “Ermitaj’da oturup Hz. Peygamber’i düşlemek” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazıyı aşağıya alıntılıyoruz.
Tarihçi yazar Dursun Gürlek, kültür tarihçiliğimize vurgu yaptıktan sonra, bu tarihçilerden A. Ragıp Akyavaş’ın yaşadığı Adapazarı merkezli bir depreme ve Hz. Peygamber’in(s) depremle ilgili yaklaşımına dikkat çekiyor.
Prof. Dr. Caner Taslaman, küçük yaşta çocuk evliliği propagandası ile İslam’a karşı nefret dalgası oluşturulduğuna dikkat çekti.
Vuslat Dergisi, 2022 yılı Haziran(252.) sayısında, dosya konusu olarak “ona yolculuk” başlığı altında Hz. Peygamber’i(s) çeşitli yönleriyle değerlendiriyor.
Ninova şehrine peygamber olarak gönderilen Yunus Peygamber’in Amid’de (bugünkü Diyarbakır) 7 yıl kaldığına inanılıyor.
Mustafa Çağrıcı yazdı;
Mustafa Çağrıcı, Hz. Muhammed’in(s) mücadelesinde önplana çıkan; putperestlik, yoksulluk ve güvensizlik sorununa yönelik konulara değiniyor.
Yasin Aktay, Arap baharı döneminde Vadah Khanfar’ın, o döneme uygun “İlk Bahar” adlı ve Hz. Peygamber’in(s) vahye dayalı olarak sürdürdüğü stratejisini anlattığı eserinden hareketle günümüze ışık tutuyor.
“İlk Bahar” adlı eserinden Vadah Khanfar Hz. Peygamber’in eylemlerinin stratejik olarak benzersiz ve orijinal olduğuna işaret eder.
Yasin Aktay, peygamber’i(s) anlama sadedinde siyer ilmine işaret etmekte ve konuya dair, Mehmet Apaydın imzalı Siyer Kronolojisi ve Wadah Khanfar’ın İlk Bahar adlı eserini öneriyor.
Mehmet Göktaş, avunmak için değil, Ona olan itiyakı ortaya koymak için Hz. Peygamber’in(s) şemail-i şeriflerini hayal etmenin sebebi üzerine bir değerlendirmede bulunuyor.
Son Peygamber’e (s.a.v) ümmet olmak bir ayrıcalık, bir övünç vesilesi midir? İyi düşünürsek bu bir risktir, bu bir sorumluluk yüklenmektir, hem de çok büyük bir sorumluluk.
Faruk Beşer yazdı:
Hz. Peygamber’in askerî dehasını, strateji ve taktik kabiliyetini gösteren Bedir Gazvesi, İslâm cemaatinin başta Medine olmak üzere bütün Arap yarımadasında büyük bir itibar kazanmasını sağlamıştır.
Fatma Tuncre Medine Sözleşmesi bağlamında, Hz. Peygamber(s)'in, oluşturduğu siyasetle Medine'de kurduğu sistemi değerlendiriyor.
Medine sözleşmesinde vurgulanması gereken en önemli konu; konumu açısından Hz. Peygamber’in(s) bir hakem mi, (arabulucu) yoksa hakim mi(idareci/yönetici) mi esprisi idi.
Ocak Medya yazarı Sinan Eskicioğlu yazdı.
Sinan Eskicioğlu'nun yeni yazısı;
D. Mehmet Doğan'ın (dmehmetdogan@karar.com) Yazısı;
Sinan Eskicioğlu; Hz. Peygamber’e itaat-bağlılık demek, aslında onu lider olarak kabul etmekti.
Bursa Müftülüğü, kamuoyunda ‘sahte peygamber’ olarak bilinen İskender Evrenosoğlu’nun cenazesinde, Diyanet ve müftülük personelinin görev yapmadığını açıkladı