Koronavirüs salgınında ülkedeki durum kötüleşirken sağlık çalışanlarının yükü dayanılmaz boyutlara ulaşmıştır.
Salgın yönetimi başından bu yana şeffaflıktan uzak, meslek örgütlerini dışlayan bir usulle seyretmiş, her an yeni uyarılar yapan Sağlık Bakanı,“lebâleb” dolu olmasıyla övünülen kongreler için tek kelime edememiş, sorumluluğu 84 milyona yayarak aradan sıyrılmak istemiştir.
Salgın sürecini yönetecek ekonomik yeterlilik,plânlama, şeffaflık ve iradeden yoksun iktidarın, yetkililerin işlerini lâyıkıyla yapamayınca sorumluluğu geniş halk kesimlerine yıkması kabul edilemez bir politikadır.
Bu ülkede milyonlarca emekçiye “lebâleb” dolu merdiven altı atölyelerde, sağlık ve emeklerinin değersizleştirildiği fabrikalarda açlık sınırlarında ücretlerle çalıştırılmaktayken sorumluluk atfedilemez, bu açık bir aymazlıktır! Tümüyle iflasa, çaresizliğe, kredi ve kira borçlarına terk edilip sahipsiz bırakılan esnafa sorumluluk yüklemek sorumsuzluğun en büyük örneğidir.
Sadece çalışmanın serbest olduğu yeni bir "serflik" hâli, tedbirleri sistematik bir halk sağlığı politikası olarak değil aksine sistematik bir baskı aracı olarak araçsallaştırmaktadır.
Salgının başından bu yana tabiri caizse kelle koltukta mücadele veren sağlık çalışanları özlük haklarından çalışma koşullarının iyileştirilmesine kadar herhangi bir olumlu adıma muhatap olmamış, bilakis istifa yasağı, esnek çalışmadan muaf olma, ölümle burun buruna süren çalışma dayatmalarıyla karşı karşıya kalmışlardır. Personel yetersizliği had safhaya ulaşmıştır. Bütün bu tablo karşısında sağlık emekçilerinin pekişen yorgunlukları artık dirençlerini bitirme noktasına getirmiştir.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın sorumluluğu egemenlerin, iktidar sahiplerinin omuzlarından alarak geniş emekçi kitlelere yayması salgın sürecinin testten kapanmaya, eğitimden üretime, esnafın/halkın desteklenmesinden aşıya kadar hiçbir alanda başarılı bir yönetime sahip olamadığının açık ilanı ve yakın gelecekteki büyük fiyaskodan kurtuluşun bir manevrasından başka bir şey olmadığı açıktır.
Koronavirüs salgının ortaya çıkardığı olumsuzlukların üzerine kararlılıkla gidilmedikçe sahici bir çözüme ulaşmak mümkün değildir. Şeffaflıktan, farklı toplum kesimleriyle işbirliği ve dayanışmadan uzak politikalardan vazgeçilmedikçe salgın süreci daha büyük toplumsal felaketlere sebebiyet verecektir.
Şu kesindir ki, yetkililer sorumluluğu 84 milyona yıkarak sorumluluktan kaçamazlar!
SAĞLIK İLKE-SEN YÖNETİM KURULU