Ali Haydar Haksal "Halide Edip, Modernleşme ve Suriye ll" adlı, Ali Ekrem Bolayır'ın hatıralarından ve H. Edip'in Mor Salkımlı Ev kitabından alıntılarla zenginleştirdiği önemli bir yazısı var.
Mücahit Bilici'nin SERBESTİYET'teki yazısı;
Ahmet Örs, modern dönem İslamcılığının“ahirete iman” ilkesinden başlayarak gaybî yardım konusunun epeyce aşındırıldığını ve buna bağlı olarak umutsuzluğun ve sapmaların yaşandığını belirtiyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'ye F-16 savaş uçakları için Link-16 taktik veri bağlantı modernizasyon kitlerinin satışına onay verdi. Bakanlığın onay kararı Amerikan Kongresi'ne de iletildi.
Bu toprakların modern dönemde gerçekleştirilen ilk darbesi olan 31 Mart olayı sebebiyle yazarımız Alta Tan’ın, konuya dair, daha önce yayınlanmış bir yazısını önemine binaen “yeniden” yayınlıyoruz…
Abdülaziz Tantik, modern anlayışa sığınıp Müslüman kalma düşüncesinin muhafazakarlık, siyasetten arınmışlığın ise dindarlık olarak tanımlandığı bir vasatta İslamcılığın işinin zorluğuna dikkat çekiyor.
SüleymanSeyfiÖğün, insanlık târihinin, belli bir nokta-i nazardan seyredildiğinde, içevurumcu ve dışavurumcu arzular arasında salıncaklandığını. bu itibarla, kadim dünyâlardan modern olanlara doğru bir değişim olduğunu belirtiyor.
Süleyman Seyfi Öğün, modern demokrasilerin müzakere temelli olduğu iddiasından hareketle, yapılanın müzakere ve münazara olmayıp münakaşa seviyesinde kaldığını; bu durumun aşılması gerektiğini belirtiyor.
Abdülaziz Tantik, kolay çözümlenir ve anlaşılır vb. olarak tanımlanan indirgemenin, modern düşüncede farklılaştırıldığını ve işin giderek şirk unsuru baz alınarak insanın tanrılaştırılmasına kadar vardırıldığını belirtiyor.
Fatma Barbarosoğlu, dizilerle pekiştirilen köpeklerle birlikte yaşama çabalarında ve ona karşı çıkışlarda modern algıların önemli rol oynadığını, bu konuda işin esas sorumlusunun insanın kendisi olduğunu vurguluyor.
Ali Haydar Haksal, Batılı oryantalistlerin İslam’a bakışlarına ve bir Batı projesi olan modernleşmenin –onun din karşıtlığından dolayı-medeniyetle eş tutulamayacağını belirtiyor.
Yeni Şafak Gazetesi biyografi yazarı Nuriye Çelik Çelik, modern dönemde din eğitimi alanında önemli işlev görmüş bulunan İmam Hatip Liselerinin kuruluşunda öncülük yapan Celalettin Öktem’in hayatına ve mücadelesine ışık tutuyor.
Süleyman Seyfi Öğün, başkaları için yaşamak demek olan diğergamlığın, insanların hakir ekseriyetinin ilgisi dışında bulunan bir erdem olduğunu, aksini ise klasik ve modern tarihe işaret ederek belirtmeye çalışıyor.
Kamil Ergenç Yazdı;
Abdülaziz Tantik, modernliğin, çağdaşlıktan farklı olduğu için, kendisini buna nispet eden Müslümanın, hemen her şeye bu gözle bakacağını ve bununda ilgili insanların çabaları sonucu izale edilmesi gerektiğini belirtiyor.
AbdülazizTantik, Emevilerden buyana iman ile amelin birbirinden ayrıştırılması ve ibadet yerine salt imanın konulması ve buna modern dönemin etkilerini de katarak, çoğu kişide çene Müslümanlığının(propaganda)oluştuğunu belirtiyor.
Sema Kızılarslan, Yusuf Ekinci ile “Kürt modernleşmesi gecikmişliği telafi edecek anormal bir hızda yaşanıyor, Kürt kuşakları arasında uçurum var” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirdi.
Mustafa Erdoğan’ın, sivilsiyaset.net’te “Siyasî Modernlik ve Medenîlik” başlıklı bir yazısı yayınlandı.
Ali Fikri Işık, Diyarbakır’daki üretim örneği üzerinden Kürt modernitesinin lokomotifin tekstil olacağını, başrolde olacağını ve onun Kürtler adına sosyal hayatı da değiştireceğini belirtiyor.
Süleyman Seyfi Öğün, modernizmin, birçok iyi yönüne rağmen, “zihinde ağırlık yapıyor” savıyla geçmişe ait bilgileri dışlamasıyla bir hafızasızlık ve bağsızlık haline sebebiyet verdiğini belirtiyor.
Abdülaziz Tantik, modernleşme saikine bağlı olarak Müslümanlarında, “şunda, bunda hakkım/ız var” türden dünyevileşme düşüncesinin cehenneme açılan yola girilmemesi konusunda uyarıda bulunmaktadır.
Abdülaziz Tantik, modernlik paradigmansa karşı yeniden Müslümanlaşma konusunda, epey yol alındığı halde, bugünde o Müslümanlaşmaya zıt durumların varlığıa dikkat çekiyor.
Mümtaz’er Türköne, yazısında, düşünülenin aksine tarihimizde devletin değil, hukukun güçlü olduğunu/kılındığını, bu dengenin modern dönemde, modernleşme saikiyle değiştiği/değiştirildiğini belirtiyor.
Yaşar Süngü, düşünülenin aksine, “ihtirasların sınırsız, kaynakların ise sınırlı” olduğunu savunan modern görüşün aksine, isteğin sınırlı olmasını ve kaynakların tasarruflu davranıldığında, insanların tümüne yeteceğini belirtiyor
Mehmet Alkış yazdı;
Günün birinde “Arap Birliği’nin müstakil tarihi” yazılırsa, modern dönemde Araplar arasındaki ihtilafların tarihi de yazılmış olacaktır.
Hukukçu yazar Mehmet Ali Başaran, modern şehir hayatının en önemli sorunlarından biri olan kiracılık olgusu üzerinden, kiracıların haklarını, mülk sahiplerinin ise sınırlarını bilmediklerini belirtiyor.
Ali Haydar Haksal, ABD’nin Afganistan gibi ülkeleri işgali ve oralardan çekilmesi sonrasında, modernizm kaynaklı sorunlarla insanları uğraştırdığını belirtiyor.
Abdülaziz Tantik, kesinlikli olarak Allah’tan geldiği bilinen din/İslam ile ona yönelik beşeri yorumların aynı kefede tutulmayacağını; bunun, insanı modernizm gölgesinde sağlıksız ve yanlış sonuca ulaştırabileceğini belirtiyor.
Mehmet Ayman imzalı, “Barbar Modernite” adlı eser, Çıra Yayınları düşünce” serisi içerisinde yayınlandı.