Mücahit Bilici'nin SERBESTİYET'DEKİ YAZISI;
24 Mart'ta yayımlanan "Türkiye'de İnanç ve Dindarlık Raporu" dikkat çeken sonuçlar ortaya çıkardı.
Nevzat Çiçek Yazdı;
Türkiye seçim sürecine girdi. Herkes hesabını Kürt oyları üzerine yapıyor. AK Parti'nin muhafazakâr Kürtlerin oyunu almak için çalışmalar yürüteceği, Kılıçdaroğlu'nun da HDP'yi ziyaret edeceği ifade ediliyor
Abdülaziz Tantik, modern anlayışa sığınıp Müslüman kalma düşüncesinin muhafazakarlık, siyasetten arınmışlığın ise dindarlık olarak tanımlandığı bir vasatta İslamcılığın işinin zorluğuna dikkat çekiyor.
Yusuf Ziya Cömert, büyük çoğunluğu dindar olan ve kentin varoşlarında yaşayan insanların kahir ekseriyetinin birçok konuda hassasiyetlerinin günümüzde pek kalmadığı üzerine bir değerlendirmede bulunuyor.
Taha Kılınç, dine ve Tevrat’a inanmayan, ama onları kendi seküler devletleri için kullanan siyasi Siyonistlerle, dindar Siyonistlerin kendi içlerindeki çatışmalarına, savaşlarına dikkat çekiyor.
Fehmi Koru, dindar çevrede oluşan tekil bir hadisenin, hemen herkes böyle davranıyormuşçasına CHP medyasının olumsuz yayınlarının bizzat Kılıçdaroğlu’nun adaylığına zarar verebileceğini belirtiyor.
Fehmi Koru, bir babanın 6 yaşındaki kızını evlendirmesi ve mecliste bir iktidar partisi vekilin, muhalefet saflarında bulunan bir vekile saldırısının, her şeyden önce dine zarar verdiğini belirtiyor.
Fatma Barbarosoğlu, anne karnında eğitim konusu ile ilgili, biri laik batıcı, diğeri ise dindar iki aile üzerinden, ebeveynlerin, çocuk eğitimi konusunda yanlışlarına ve abartılarına dikkat çekiyor.
Operatör Doktor Sare Davutoğlu, Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’un sunduğu Bi'Karar Ver programında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Yusuf Ziya Cömert, kelamî tartışmalardan yola çıkarak günümüz Müslümanlarının büyük bölümünün dindar olduğunu, ama iş günlük hayata geldiğinde yolsuzluk gibi birçok kötülüğe pek ses çıkarmadığını belirtiyor.
İlhami Güler, perspektif.online’da “Karadeniz Dindarlığı” başlıklı bir yazı kaleme aldı
Ahmet Taşgetiren, dindar bir aile dostunun iyi bir eğitim aldığını belirttiği çocuklarının düşünceleri ve kanaatleri üzerinden, gençlerin siyasete dair bakışlarına değiniyor.
Metin Karabaşoğlu, Türkiye toplumunun çeşitli katmanlarıyla büyük oranda muhafazakâr olduğunu; ama bunun yanında muhafazakârlık kalıbına girmeyen bir dindarlığın ise kabul görmediğini belirtiyor.
Metin Karabaşoğlu, epey kişinin kendine uygun görüp, kendisi gibi “davran(a)mayan” dindar-seküler insanlara karşı tahakkümcü yönü bulunan “din jandarmalığı” görevinin yanlışlarına dikkat çekiyor.
Mustafa Çağrıcı, insan için olmazsa olmaz bir yöne sahip bulunan ahlak konusunda, ilk dönem sonrası süreçte,birçok önemli âlimin dahi konuyu sal “güzellik(tahsiniyat) kalıbı içerisinde değerlendirmeye başladıklarını belirtiyor.
Yazar Metin Karabaşoğlu, bu ülkede hemen her kesimde görülen otoriter-otokrat anlayış sahibi birçok insanın, dindar ya da seküler olsunlar, kendi kesimine dahi müdahaleci olabildiğini ve onlara çok şeyi dayattığını belirtiyor.
Araştırmaya göre Kürtler kendilerini en çok sırayla Müslüman, Özgürlükçü, Dindar, Demokrat, Muhafazakar, Kürt hakları savunucusu, Kürt milliyetçisi olarak tanımlıyor
İlhami Güler, perspektif.online’da “Dogmatik Taklitçiliğin Kaderi: “Vicdansız Dindarlık” ” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazıyı aşağıya alıntılıyoruz.
Ayşe Böhürler, bir üniversite tarafından açıklamam rapora göre; Türkiye’de ne dindarlığın düşüşe geçtiği ve ne de sekülerleşmenin o çok iddia edildiği gibi olmadığını, araştırma raporuna bakarak değerlendiriyor.
Ahmet Taşgetiren, dindarlarca örselendiği bir vasatta, dinin, salt toplumsal planda hak ettiği bir noktada görmek isteyen ve pek de dini hassasiyetleri bulunmayan insanların din adına kaygılanmalarının önemine dikkat çekiyor.
Konya, Kayseri, Yozgat, Sivas, Malatya, Elâzığ, Bingöl, Erzurum, Antep ve Kocaeli ile İstanbul’un dindar seçmen yoğunluklu ilçelerinde yapılan anket sonuçları açıklandı.
kimi zaman muhafazakâr denen dindar kitle bir yana, münevverler, alimler… Sanki ülkeyi kendileri batırmış gibi ezilip bükülüyorlar, mahcup mahcup konuşuyorlar… Son iki yüzyılın mahkûmu iken hakimiymiş gibi kendilerini suçluyorlar
Ahmet Taşgetiren ve Mehmet Ocaktan'ın Buradan Bakınca'da gündemi değerlendirdi.
Serbestiyet.com, yazar Metin Karabaşoğlu ile Türkiye’de muhafazakar ve dindar kesimlerin “Kemalizm ile barışma ve uzlaşma”ya yönelik durumunu konuştu:
Ahmet Taşgetiren, sosyal medyada “Bir salavat getirir misin?” paylaşımı üzerinden, son dönemde dindar insan profilinin güven vermediğini ve gençlerin, buna bağlı olarak deizme merak sarmasının sebeplerine kafa yormamızı öneriyor.
Milli Eğitim Şûrası, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde toplanıyor. Dindar nesiller yetiştirmek isteyen cumhurbaşkanımız inançlı ilim adamlarını yetkilendirmeli, MEB, devlet eliyle ateizm dayatmaktan vazgeçmeli.
Mehmet Ocaktan, mevcut iktidarın birçok alanda olduğu gibi, eğitim üzerinden (İ.H.L) dindarlara verdiği zararın telafisinin pek mümkün olmadığını ve bunun da dindarların vicdanını yaraladığını belirtiyor.
Tartışmaları hayretle izleyen samimi dindar kitlelerin, siyasetin kendilerine dönük yüzünde fark ettikleri yanlışlıklara din adına sahip çıkılması sonucunu doğuran yaklaşımdan olumsuz etkilenmemeleri mümkün değil.