Değerli bir kitabın yaprakları arasından ortalığa dökülen kelimeler ve cümleler misali, insani olandan savrulmalar eşliğinde sürekli irtifa kayıpları yaşanmakta. Vicdandan uzağa saçılan insani değerler üst üste yığılarak şekilsizliği tescillemekte? Ne kitabı toplamak mümkün kopup giden kelimelerinden, ne de insanlığı değerler yitiminden?
Bakışlarını göğün derinliklerine doğru çevirenler için vahiyden izler bulmak artık kolay değil.
Savrulmalar edebi metinlere sığınmamış olsaydı yine de ümit vardı?
Ve felsefi metinler? Bunalımı kutsayan felsefi metinler?
İnsanlık yere hatta yerin daha da aşağısına yuvarlanırken onu bekleyen uçurum bile cazip!
Neye veya kime ihtiyaç var?
Bir kahraman şart mı?
Sürünün çobanı kahramanlık davasında ciddi ama sürü bir yığın! İnşası zor gözüken bir yığın, adı üstünde: Sürü!
Çoban sürüyü kutsamışken ve onların itaatinden memnunken çıkış nerede ve nasıl?
Geriye bireyler kaldı. Özgür ruhlu bireyler?
Bir tür ruh dirilticiler!
İnsanlık kitabının kendi kelimelerinden, ızdıraplı cümlelerinden derlenip toparlanabilmesi için yeniden ruh dirilticilerine ihtiyaç var?
Uçurumu önceden görüp, insanlığı düştüğü yerden ayağa kaldırmaya çabalayacak, savrulmalardan yeniden dirilişler için çırpınacak ruh dirilticilerine?
Malik Bin Nebi´nin bu yüzyılda ki çırpınışı dimağlarımızda tazeliğini henüz koruyorken, Afgani´nin aksiyoner ruhu aramızda dolaşıyorken, İkbal bizi uyanmaya çağırıyorken, Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç kalbine hançer saplanmış Avrupa´dan seslenişini sürdürüyorken? Ali Şeriati´nin asi çığlıkları daha kulaklarımızdayken?
İnsanlıktan oluşan yığını ne yapacağız?
Kurallı dirilişe yol nereden başlar?
Bu yüzyılın önemli düşünürleri arasındaki yerini koruyan Cezayirli Malik Bin Nebi , "Düşünceler " adlı eserinde YIĞIN ve İNŞA kavramlarına değinir. Yığını; bir binanın inşasına gerekli kum, çimento, demir vesair malzemelerini bir yere veya üst üste yığarak ondan bir bina oluşmasını bekleme örneğine benzetir. İnşayı ise kurallı, özenli, planlı, usullü vs. bir emeğin neticesi olarak tanımlar. Yığınlaşan insanların bir inşa pratiği geliştiremeyeceğini, örneğin bir medeniyet temeli atamayacaklarını vurgular.
Gerçekten de yığın, sürüden müteşekkil bir kitledir. Yoğunluğu arttıkça bir tür kütleye dönüşen bir kitle... Hiçbir özelliği olmayan, sürü psikolojisiyle davranan, çobanı kutsayan bir yığın...
Kurallı, özenli, planlı, usullü bir emek için yığınların kütlesi daha fazla artmadan inşa süreçleri başlatmak kime düşecek?
Cevap belki basit: Her bireye düşüyor bu yük!
Her birey!
Bilgi-ahlak donanımıyla inşa potansiyelli bağımsız fail..
İradesi olan, olabildiğince bağımsız değişen, kendi yaptıklarının öznesi olarak hesabını verebileceği pratiklerin sorumluluğu makamındaki birey ve bireyler...
Bahsi geçen bireyler, göklerin ve yerin derinlerine gizlenmiş ayetlerin anlaşılmasına kafa yoracak, fikirler üretecek, üzerinde çalışmalar yaptığı alanlarda da insanın gelişimine katkı vermeye devam edecekler. Hayatın eğitimler silsilesine uyumlu olduğu bilinciyle okumalar yaparak, okumalarından medeniyetin izlerini süreceklerdir. Bilecekler ki iki günü benzer geçtiği halde kayıp sadece kendisiyle sınırlı olmayacaktır.
İnsanın yığın ve inşa arasındaki devinimleri onun Balçık +Allah´ın Ruhu=İnsan olmasıyla yakından alakalıdır.
Balçıklaşma, bir tür yığınlaştırıcı eğilim? Sürü oluşturucu?
İnsanın yığınlaşma tercihi şekilsizliği sembolize eden balçıklaşmasıdır. Allah´ın ruhu ise yücelmeyi veya yükselmeyi sembolize eder.
İnsan; hemcinslerini alakadar eden mesele ve durumlara ilgisiz kaldıkça yığınlaşma hastalığına tutulacak, insanı barındıran çevreye duyarlı olmaya karar kıldıkça da ruhen yükselecek ve dolayısıyla şekilsizlikten kurtulacaktır. Sorumlu ve duyarlı insan kimliğiyle de medeni bir insan olarak, çevresini geliştirmeye devam edecektir.
Esasen inşa, insan ile alakalı çevresel bir gerçekliktir. Yaratılıştaki fıtri temizliğin yol azığıyla çevrenin bir bütün olarak imarını kapsayan bir inşa... İnsanın eğitilerek insanlığın kendini yeniden inşasını sağlamak gibi değerli bir amel...
İnsanlık; bunalımların, çatışmaların, karmaşaların ve hatta savaşların uçurumundan savruladursun kendi kitabından?
İnsanlığa göklerden uzanmış bir hayırlı ip üzerinden kurtuluşa çağrıcılar olan ruh dirilticiler savrulmalara ara duraklar olmaya başlayacaklardır. Yüzleri topluma dönük, mesajları açık, anlaşılır?
Emin ve güvenilir ruh dirilticileri iyi ki varlar!