Filistin üzerine yıllardır yazıyorum. Radyo ve Televizyon programları yapıyorum. “Şafak Buluşmaları KUDÜS” isimli bir kitabım var. Ve 7 Ekim Aksa Tufanı ve Gazze üzerine 1 Mart 2024 tarihli “Rönesans II Gazze” başlıklı bir makale kaleme almıştım. Siyonist işgalci katil yapının lehine ve Hamas’ın aleyhine yazılan yazıların hava da uçuştuğu dönemde; Hamas’ın direnişinin ve özgürlük hareketi ve sonuçlarının değerlendirilmesinde rabbimin ikramıyla isabet edişimin; hamdını yaşıyorum. Kaleme aldığım o makalemin bazı paragrafları şöyle:
“Tarih yeniden yazılıyor. Ve 7 Ekim 2023 tarihin dönüm noktası. Mekân Filistin/Gazze. Işık yeryüzüne Gazze’den yayılıyor. 100 yıllık vahşet ve karanlık yerini adalet ve aydınlığa bırakıyor. İnsanlık yeni bir Rönesans’la karşı karşıya… Alexandre Pope ise, bir şiirinde, Rönesans kelimesini, “Avrupa ve Avrupa aklının geceye gizlendiği bir dönemde, Tanrı’nın ‘Rönesans Olsun!’ demesiyle her şey aydınlığa kavuştu” dizelerinde kullanır. Ve Gazze Allah’ın tarihe müdahalesidir…
İnsanlık şimdi II. Rönesans dönemini yaşıyor. Dün İtalya idi bugün Filistin. Filistin/Gazze’deki Yahudi soykırımına karşı insanlık sesini yükseltiyor. Halklar, uluslar fıtrata/köklerine dönüyor. Egemen ve kendilerini yöneten güçlerin uydurdukları kutsallar ve ürettikleri korkuların aksine; aydınlığa doğru yürüyor. Fıtrat Allah’ın insana yerleştirdiği ahlak, merhamet ve adalet kodudur. İnsanlık; evrenin yaratılışını, insanı, varlığı, çevreyi ve geleceği yeniden okuyor. Bu okuyuş kalem, yazı ve semboller üzerinden değil; varlık ve yaratılış üzerinden bir okuyuş. Kutsal kitaplar ve insan yazması ile değil; fıtrat, şeyler ve evrenin devam eden düzeni üzerinden okuyuştur. Bunun için kulağını kalem sahiplerinin değil fıtratın kendisine sunduğu; ahlak, adalet ve merhametin sesine kulak veriyor. Pope’nin dediği gibi Tanrı tarihe müdahale ediyor. Rönesans II.”
Şimdilerde ise yerküre vicdan ayaklanması ile sarsılıyor. Her dinden, her ideolojiden, her ırktan, her ulustan, her coğrafyadan ve kıtadan; vicdanlar ayağa kalktı ayaklanıyor. Gazze’de katilleri durdurun. Çocukların ve kadınların öldürülmesini durdurun. Soykırımı durdurun: Küresel Vicdan Ayaklanması. Hür vicdanlar ayakta. Vicdanı hür olan halklar ayakta. Üniversiteler, öğrenciler, akademisyenler, kadınlar, askerler ve her yaş grubundan ve meslekten insanlar ayakta; soykırımı durdurun. İşte onlardan biri. Aktivist, yazar, kadın ve vicdanı hür insan Yahudi asıllı Naomı Klein:
“Siyonizm sahte puttur …Sular yükselirken, ormanlar yanarken ve her şey belirsizken, bedeli ne olursa olsun, dayanışma ve karşılıklı yardımlaşma sunağında dua ediyoruz. Ne Siyonizm’in sahte putuna ihtiyacımız var ne de olsun istiyoruz. Adımıza soykırım yapan bu projeden kurtulmak istiyoruz. Yanı başımızdaki katil teokratik petrol devletleriyle anlaşmaktan başka bir barış planı olmayan ve dünyaya robot suikast teknolojilerini satan bir ideolojiden kurtulmak istiyoruz. Yahudilerin her daim korkmasını isteyen, çocuklarımızın korkmasını isteyen, dünyanın bize karşı olduğuna inanmamızı isteyen, böylece kalesine ve demir kubbesinin altına koşmamızı ya da en azından silah ve bağış akışını sürdürmemizi isteyen bir etnik devletten kurtulmaya çalışıyoruz. İşte sahte put bu. Yani bu sahte put sadece Netanyah’u değil, onun yarattığı ve onu yaratan dünya, Siyonizm bu. Peki, biz neyiz? Aylardır bu sokaklarda olan bizler, bir çıkışız, özgürlük için yollara düşenleriz. Siyonizm’den bir çıkışız.”
Siyonist Yahudi lobileri, diktatör yönetimler, silah ve ilaç şirketleri, organ ve çocuk mafyaları, BM’nin daimi ülkeleri ve G7 rağmen; Vicdan ayaklanması başladı. Bu ayaklanma Siyonizm’in sonunu getirinceye kadar; yürekleri ve coğrafyaları özgürleştirinceye kadar ve adalet küreselleşinceye kadar devam edecek.
Gazze; Rönesans II. Gazze; Vicdan Ayaklanması. İnsanlık Gazze’den doğuyor. Tanrı kıyamete değil tarihe müdahale ediyor.
