Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Aziz DARICI


Her Geçen Gün İnsanlık-İnsanlığımız Ölüyor

En son medyaya düşen Doğu Guta haberleri vicdan patlaması yapmıyorsa, insanlığımızı harekete geçirmiyorsa, imanımızı diriltmiyorsa bilmeliyiz ki bizde moloz yığınların altında bırakmışız vicdanımızı?


İnsanlığa merhamet ve rahmet olarak gönderilen Hz. Peygamber´in coğrafyasında kan gözyaşı bitmek bilmiyor. Çocuklar büyüdüklerinde adlarının önündeki sıfatta ?Savaş Çocukları?  diye yazılacak. Her gün ölen kadın-erkek-çocuk gösteriyor ki insanlık-insanlığımız ölüyor. O bombalarla yıkılan binaların altında kalan minik bedenler değil, bizzat bizim vicdanımızdır. O susturuldukça daha çok çocuklarımız gün yüzünü görmeden cennete merhaba diyecek.

En son medyaya düşen Doğu Guta haberleri vicdan patlaması yapmıyorsa, insanlığımızı harekete geçirmiyorsa, imanımızı diriltmiyorsa bilmeliyiz ki bizde moloz yığınların altında bırakmışız vicdanımızı? Herkesin bahsettiği veya bahsettirildiği haberleri okumaktan-yazmaktan  daha önemli olan sessizliğin içinde kaybolan çığlıkları, insanlığın ?Gözüne Sokmak?tır. Çünkü o göz, Doğu Guta´da yaşananları burnunun dibine getirilmedikçe görmüyor. Gördüğü şeyde, haber değeri taşıyan olaylar maalesef onların istatistik ölüm verileri oluyor.

Bizler unuttukça vicdan rahatlamasına geçiyor olabiliriz. Biraz daha rahat uykuya ihtiyaç duyabiliriz. Bir şeyler yapmak gerekir ama ne diye düşündüğümüzde, birileri parmakla temas edecek-gösterecek ki o zaman harekete geçebiliriz. Geçtikçe de insanlığımızın ne kadar önemli olduğunu göstermek adına medyada görünürlülük fotoğraflarını rantta çevirebiliriz. Onunla taraftar toplayarak kalabalıklar üretebiliriz. Sosyal medyada lanetlediğimiz ilanına çıkabiliriz. İlan süremizi, beğenme butonuna endeksleyebiliriz. Gündemden düşünce de biz de yeni arayışlara girebiliriz.

İslam´la olan bağımız ne kadar uzaklaştıkça, saçmalıklarımız çoğalıyor. İnsanlıktan uzaklaştıkça hayattaki sorumluluklarımız bencilleşiyor. Evrensel düşüncemiz, evrensel vicdanımız, evrensel imanımız kıtalar dolaşması gerekirken, belli kalıpları aşamıyor. Sürekli imanın ve mazlumun sesi olan bu coğrafya kin ve nefret tohumlarının merkezi haline dönüştürülüyor. Bölündükçe bölünüyor? Dünyayı yeniden keşfe çıkan maceracılar gibi yeni bir şeyler buldukça onları insanlığımızın hizmetine sunacağımıza, belli mekanlarda korunaklı hale getirerek, patentini bile alarak dokunulmaz kılıyoruz. Oysa insanlık için çıkarılan hayırlı bir ümmetin, hayır adına bildiği her şeyi insanlığa sunması en tabi görevidir.

İmanı olmayanın vicdanından bahsetmeyi hümanistlerimize bırakıyoruz. Sözümüzü ancak kendimize? Yeryüzünün emanetine talip olan bizlere. Tekrar ayağa kalkamazsak, onurlu bir mücadele içine giremezsek, ümmet ve kardeşlik bilinci ile hareket edemezsek, mazlumlardan yana hak ve adalet talebini istemezsek, yeryüzünün imarına talip olmazsak daha çok Doğu Guta´lar yaşanacak? Bir can diriltmek için ömürler veriliyor ama bir bomba ile onca masum çocuklar hayatlara elveda diyor. Onlar öldükçe bizler de ölüyoruz. Geleceğimiz birlerinin çıkarlarının adına heba ediliyor. O zaman da sürekli hedeflerimiz ve umutlarımız erteleniyor. Son birkaç yüzyıldır ertelendiği gibi?  

İnsanlık vicdanımız, kameraların çektiği yeri değil, kamera arkasında çekilenlere-çektirenlere dikkat etmesi gerekiyor. Çünkü o eller masum değil. Bu medyanın vicdanı yok. Paranın kokusu olmazsa haber değeri bile taşımadığı için bu haberler servis dahi edilmez. Haberleri gündeme taşıyan vicdan sahipli, değerli kişi ve kurumları ayırarak söylemek gerekir bunları. Zaten onların başına da gelmeyen kalmıyor. Onlar da maalesef susturuluyor. Susmazlarsa da konuştuklarında, yazdıklarında kelimelerine, cümlelerine dikkat etmeleri gerekiyor. Yoksa Mursi gibi zindanlarda, İhvan-ı Müslim´in gibi darbelere maruz kalınır. (İhvan-ı Müslim´e selamımız buradan verelim. Müslüman Kardeşler Hareketi´nin kuruluşunun 90´ıncı yılını kutluyoruz, hareketlerinin ?Sırat-ı müstakim? üzerine olmasını Allah´tan temenni ediyoruz?)

Modern çağın, insanlığa sunduğu nimetlerin kıymetini bilmiyoruz. Sahip olduklarını koruma adına, diğerleri sahip olmasın adına dünya savaş naraları ile çınlıyor. Zaten bir savaş sürüyor. Her gün yüzlerce insan bu savaşlardan dolayı ölüyor. Bunun sonu nereye varacak diye düşündüğümüzde insanlık adına endişe etmiyor değiliz? Çünkü ses ver diyoruz ses yok? Vicdanı olmayandan ses çıkar mı?

 

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR