Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Aziz DARICI


Değerlerimiz ve Değerliler´imiz

Bizlerin bakış açısını Kur´an ve Sünnet belirler. Değerlerimizi ve değerlilerimizi buraya bakarak öğreniriz.


İnsan sahip olduğu değerler kadar vardır. Bizleri yücelten, kişilik sahibi yapan değerlerimiz sayesinde toplumda yer alırız. Nihayetinde toplam değerlerimiz Allah katındaki değer ölçüsünde ahiretteki yerimizi alırız. O zaman kimse kimsenin değerine farklı bir değer biçemez. Halık-i Mutlak´ın sözünün üstüne söz olmaz, emir sadece alemlerin Rabbi olan Allah´ındır.

Değerler erozyonuna uğradığımız bu zamanda,  Eğer değer yetimi isek, insanlık yetimi kapsamında değerlendiriliriz. O zaman acil ?değerler? eğitimi kapsamında değerler  enjekte etmek gerekir. Bu tedavi uzun soluklu ve daimi olduğu için buna yanaşmayan tiplemeler olacaktır ve maalesef çoktur. İnsana sürekli değerler yüklemesi olan vahyi görmezden gelen değersizler yeryüzünün değerlerini tüketiyorlar. Doymak bilmeyen nefislerin sürekli iştahı diğer coğrafyaların değerlerine-değerlilerine kadar uzanıyor. Bu kapsamdaki hakikati inkar eden bu tipler için söylenecek laf Allah hidayet versin?

İnsanlık açısından vahiyden bağımsız olarak ?değerler? kavramına baktığımızda; değerler insanlık  tarihi boyunca, tarihinin tecrübe ettiği, ortak yaşam alanında insanların ortak iyi bildiği-algıladığı-sahiplendiği , bu sahiplenme ile beraber sonraki kuşaklarına aktardığı her davranış-gelenek-görenek-kültür-bilgi ve inanış bütünlüğünü değerler kapsamında alabiliriz. Yalan söylemenin kötü bir şey olduğunu, sevgi ve saygının iyi bir değer olduğunu söylemeyen insan yoktur. Bunlar ortak değerdir.

Lakin bazı ?değer ve değerliler ? bildiklerimizin hakiki değer taşıyıp taşımadıkları hakiki manadaki ölçüsü ?değersizler? itiraz etseler de bizlerin heva heveslerimiz, süslü cümlelerimiz, konjonktürel yazılarımız, algısal kutsallarımız değil, Allah´ın bizlere emrettiği değerlerdir. Bu değerlerin kaynağı ise Kur´an ve Sünnet, bunun toplumsal formatı ise Müslüman toplumlardır ve bu Müslüman toplumların öncüleridir.

Modernizmin kuşattığı bu çağda kutsal sayılan tüm değerlerin hiçliğini savunan kültür icat edildi. Sanal ortamda sanal değerler ve değerliler icat edildi. Kimin konuşulmasını isteniyorsa, neyin konuşulmasını isteniyorsa, neye inanmamız isteniyorsa hep sanal ortamlarda medya baskısı altında enjekte ediliyor. Usta kalemşörler !  Ustaca yazdıkları yazılarla toplumlarda algı operosyanları yapıyorlar. Bu ideolojik tiplemeli kafa yapısına sahip kalemler neyi, ne zaman yazacaklarını iyi biliyorlar. Konjonktürel davranmaları bu ?değerlilerin? ruhlarında olduğu için yadırgamıyoruz. Herkes aslına rücu eder ve edecektir.

Son zamanlarda İslamcılar üzerinde onları karalamaya kalkan bazı tiplemelerin bu zamanda okunma ve beğenme istatisklerine bakarak övünmeleri, arkalarına aldıkları rüzgarla bizlere hava atmaları, bulundukları konumlarda-makamlarda bizlere yüksekten bakmaları;  kalemlerinin yazdıkları, yüreklerinde sakladıklarını, dillerinde doladıkları ile İslamcıların ne ?değer? ini ne de ?değerliler? ini itibarını düşürür. Sadece çamur atabilirler. Sırtımızı bu toplumların sahte algılılarla oluşturulan değerlere yaslamadık ki onlar çöktüğünde bizde kaybedelim. Bizler ilk atamız Hz. Adem´den başlayan ?değerler? çizgisinde,  resullerin izlerinde, hayat rehberliğinde  değerimizi bulduk.  Safımızı terk etmedik ki kendimize yeni ?saf? lar arayalım.

Bizlerin bakış açısını Kur´an ve Sünnet belirler. Değerlerimizi ve değerlilerimizi  buraya bakarak öğreniriz. Bizlerin medeniyet olarak geri kamışlığımızın  faturasını kendimize çıkardığımız hisseyi yükleniriz. Bunu eleştirisini iki yüzyıldır yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz. Ancak bunun hesabını ?değersizlere ? değil Allah´a veririz. Tarihi süreçte yenilgilerimiz, kayıplarımız, yokluklarımız olabilir ama ahlaksızlığız, yalanımız, alavere dalaveremiz olmaz? Olmadığı içinde bugün bizlerin söyleyeceklerini iyi bildiklerinden bazı hassas noktaları kaşıyıp, mikrofonları bizlere uzatmanız bizlerin duruşunu etkilemez.  

Ulusal çıkarımız, siyasi-politik tercihimiz, maddi kazancımız gibi yerel ve zamansal değerler bizlerin imani sorumluğumuzu ortadan kaldırmaz. Ülke çıkarları adına bazı şeyleri görmezden gelinemez. İslam  toplumlarının harcı hak-hukuk-adalettir. Bu toplumları ayakta ve bir tutar. Atasoy Müftüoğlu Hocamızın dediği gibi ?İstatisklerin konuşulduğu yerde ahlaki değerlerden söz edilemez.?  Bizlerin değerleri istatisklere heba edemeyiz. Değersizlerin keyfi için değerlerimizden vazgeçemeyiz.

Bizlerin yolu ?Allah´a çağıran, salih amel işleyen ve ´Kuşkusuz ben müslümanlardanım´ diyenden daha güzel sözlü kimdir?? (Fussilet/33) ayetine iman eden ve bu yolda fikir üreten, uğraş veren, adalet-hak-hukuk talep eden ?değerliler? in yoludur.

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR