Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Prof. Dr. Bilal SAMBUR


Çekilme kararının anlamı ve sonuçları

Çekilme kararı, Türkiye için büyük bir başarı anlamına gelmektedir. Türkiye, Amerika´nın çekilmesiyle birlikte ortaya çıkan boşluğu doldurmaya aday en güçlü ülke konumuna gelmiştir.


Başkan Trump´ın ülkesine bağlı askeri birlikleri Suriye´den çekeceğini açıklaması, bütün dünyada büyük sürpriz olarak değerlendirilmektedir. Hiç kimse, aslında Amerika´nın Suriye ve Ortadoğu´yu sahici anlamda terk edeceğini düşünmemektedir. Bu karar hakkında birçok komplo teorisi üretilmektedir. Trump´ın Suriye´den çekilme kararı karşısında yaşanan şok, dünyanın Amerika´sız bir Suriye hayal edememesinden ve Amerika olmadan Suriye´de bir antlaşmaya varılmayacağını düşünmesinden kaynaklanmaktadır.

Amerika, DEAŞ´ı yenme iddiasıyla Obama döneminden itibaren Suriye´ye yerleşmeye başlamıştı. Amerika, DEAŞ´ı yenmenin kendileri için birinci öncelik olduğunu hep söylemektedir. Amerika´nın Suriye´den çekilme kararının DEAŞ´ın yeniden güçlenmesi için ortam, fırsat ve imkan yaratacağı konusunda dile getirilen kaygılar ve değerlendirmeler vardır. Hatta Amerika´nın çekilmesinin DEAŞ için bir zafer anlamına geldiğini iddia eden değerlendirmeler yapılmaktadır. Suriye, Irak, Yemen ve Libya coğrafyaları, her türlü örgütsel şiddetin hedefi ve mekanı olabilmeye çok müsaittirler. Bu coğrafyalarda terör örgütlerinin ortaya çıkmasını ve güçlenmesinin arkasında yatan yapısal faktörler ortadan kaldırılmadan, DEAŞ dahil he türlü tehlikeli yapı ortaya çıkabilir.

Amerika güçlerinin geri çekilmesiyle DEAŞ´ın tekrar güçleneceği ifade edilirken, SDG-PYD güçlerinin yalnız bırakıldığı yapılan bir başka önemli değerlendirmedir. SDG-YPG güçleri, sadece Amerika ile çalışan bir yapı değildir. Amerika´nın güçlerinin çekilmesiyle birlikte SDG-PYD-YPG yapılanmasının yalnız kalmasından ziyade, Esad rejimine mahkum olmasından söz edilebilir. SDG-PYD, Esad rejiminin kullanacağı yeni bir araç olma potansiyeli taşımaktadır.

Rusya ve İran, Suriye´de en güçlü ülkeler konumundadır. Amerika´nın çekilmesiyle bu iki ülke kendilerine uygun bir Suriye politikasını kolaylıkla uygulayabileceklerdir. Rusya ve İran´ın, Suriye´nin inşası için ihtiyaç duydukları ekonomik kaynağı elde etmek için Amerika ve Avrupa´ya yaklaşma çabaları devam edecektir. Amerika´nın Suriye´de askeri olarak çıkmasından memnun olan Rusya ve İran, Amerika´nın Suriye´yle ekonomik ve diplomatik açılardan ilgilenmeye devam etmesini istemektedirler.,

Amerika´nın Suriye´den çekilme kararı karşısında Fransa, buradaki askeri varlığını koruyacağını ifade etti. Suriye konusunda Avrupa politikası olarak niteleyebileceğimiz bir olgu olmadığından dolayı, AB´nin Suriye sahasında çok etkisiz olduğunu söyleyebiliriz. Avrupa´nın tek başına etkisiz olduğu Suriye´de Fransa´nın tek başına sahayı şekillendirme gücü bulunmamaktadır. Fransa, Amerika sayesinde Suriye sahasında etkili olduğunu bildiğinden dolayı çekilme kararına çok sert tepki koymuştur.

Amerika´nın güçlerini çektiği bir Suriye´de, Esad rejimi kendisini çok güçlü hissetmeye başlamıştır. Esad rejimi, çekilme kararını kendi zaferi olarak okumaktadır. Anayasanın hazırlanması sürecinde Esad rejiminin uzlaşmaz ve maksimalist taleplerini dayatan bir yönelime gireceğini tahmin edebiliriz.

Çekilme kararı, Türkiye için büyük bir başarı anlamına gelmektedir. Türkiye, Amerika´nın çekilmesiyle birlikte ortaya çıkan boşluğu doldurmaya aday en güçlü ülke konumuna gelmiştir. Türkiye, Amerika´nın PYD-SDG ile ilişkilerini sonlandırdığı gibi, Kuzey Suriye´de hiçbir oluşuma izin vermeme politikasını daha güçlü bir şekilde uygulayacaktır. Türkiye, Kuzey Suriye´nin anayasa hazırlama süreçlerinde masaya gelmemesi için bütün gücünü etkili bir şekilde kullanma imkanına kavuşmuştur. Çekilme kararı, aslında Türkiye´ye Fırat´ın doğusuna operasyon yapması için verilen destek ve onay anlamına gelmektedir. Rusya´yla işlevsel işbirliği içinde olan Türkiye, Amerika´ya politikalarını kabul ettiren etkili devlet konumundadır.

Amerika, Suriye ve Ortadoğu´da tek başına bütün yükü taşımayı istememe şeklinde yeni bir yönelimin içindedir. Amerika çekilme kararıyla, bundan sonra sahada bulunan bütün yerel, bölgesel ve küresel aktörlerin kendi paylarına düşen yükü yüklenme zorunluluğunu dayatmaktadır. Çekilme kararının en stratejik sonuçlarından biri budur.

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR