Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Aziz DARICI


Asıl Görülemeyen Dip Dalga

Anlayacağımız daha çok krizler bizi bekliyor. Bizler ekonomik krizleri aşarız ama insanlık ve ahlaki krizleri aşamayız.


Malum toplumun gündeminde ekonomik kriz var. Dolarla kalkıp, altın ile yatıyoruz. Modern hayatın şatafatlı zevklerinden biz de nasiplenmek istiyoruz. O yüzden cebimizde duran para cinsinden ne varsa değer kaybetmesin diye dua ederken, bazılarımızda çalışmadan servetlerini bir kat daha arttırdılar. Borçlu olan veya elinde bir şey olamayan garibana da avunulacak bir şey kaldıysa ? Bu da geçer? diyerek selam gönderelim.

Geçenlerde Mehmet GÖKTAŞ Hocadan bir yazı okumuştum. Annesi sofraya oturunca ?Ya Rabbi, gene de biz alışkınız, sen zengin kullarına yokluk gösterme Allah´ım?  diye dua ederdi. Benim tebessüm ettiğimi görünce de ?öyle değil mi yavrum, Allah kimseyi gördüğünden geri bırakmasın? diyerek izahta bulunurdu. Sonradan anladım bu duanın anlamı diye yazıyordu. O zaman işte bu ekonomik kriz arifesinde yazılmış ve anlamını bulmuştu.

Anlayacağımız kemeri sıkma zamanındayız. Hükümet gereken önlemleri alarak, halkının en az etki ile gariban halka yansımaması için gerekli adımları atmalı. Güven ve istikrar temelli ekonomik argümanlarını işletmeli. Batının dayatmacı baskılarına boğun eğmeyerek, ülkesi adına hak ve adalete dair yolunu belirginleştirmelidir. Yerli kaynaklarımızın verimliliğine, tarım politikasının işlerliğine, sanayi hamlesinin yerli üretim damgalı olmasına, üretim gücümüzün kendi aklımıza dayalı olmasına özen gösterirsek ?Bu da geçer? diyebiliriz. Hz. Yusuf kıssasındaki gibi idarecilerin adalet ile halka muamele ve güven veren yaklaşımları ile bu sorunun da  üstesinden geliriz. Halka düşen ise, Hz. Yusuf kıssasındaki gibi varlıkta da yoklukta da sabır ve metanetleri koruyarak, hakka dair taleplerini adalet ölçüsünde istemeleridir.

Yalnız bu noktadaki fotoğrafımız iyi değil. Modern hayatın zevklerin tadını almışız bir kere. Yıllardır süre gelen alışkanlıkların değişimi zor görünüyor. Yılardır sembolik olarak boykot uyguladığımız ?Coca Cola? bile Ramazan sofralarımızda göründü. Ambargomuz belli İslamcılar ile sınırlı kaldı. Sofralarına götürmeyen bazı insanlar diyet niyetlerine ya da zararlı alışkanlıklar hatırına almadı.

Anlayacağınız zoraki işlerde zorlanıyoruz. Gönüllü işlerde ise dibi görüyoruz. Bir ülkeyi ayakta tutan şey yönetici ve halkın aynı perspektifte baktığı, kader birliği ettiği zaman ve durumda gerçekleşir. Bizim gibi ülkelerde bazı ideolojik yaklaşımlardan dolayı Cenneti gösterseniz bile yolu değiştirecek kafalar olduğunu biliyoruz. O yüzden işimiz daha da zor görünüyor.

Asıl fark edilemeyen durum ise dipten gelen ve toplumu uçuruma götürecek ahlaki durumumuzdur. Asıl görünmeyen ve pek konuşulmayan; modern hayatın ayartıcı benliği, internetle beraber sanal hayatın kuşatıcılığı, medyanın kışkırtıcılığı, sinema ve tiyatronun belden aşağı şakaları, feminist dalga ile kadınların erkelere özentileri-başkaldırışı, erkelerin göz haramına olan merakları, gençlerin sorumsuzluk ölçüsündeki özgürlük anlayışı yüzünden toplumun geldiği noktadır. Her bir ailede nice vicdanı sızlatan vakalar gün yüzüne çıkıyor. Çıktıkça utanmak, idamı istemek, hamaset duygularına havale etmek bu işi çözmüyor. Toplum ahlaki bir kriz yaşıyor. Evlenme oranları düşüyor, boşanma oranları artıyor. Muhafazakar kesimin çocukları bile evlenmeden arkadaşlık muhabbetine dalmış bile. Çoğu anne-baba farkında değil. Farkında olsa bile artık o İslami duyarlılıkta değil. Sözde bu İslami toplum duruş kaybı yaşıyor. Duruş olmayınca, Allah´ta bizlerin yağını bir yerlere kaydırıyor.

Gençlerin ellerinde cep telefonu ve sınırsız internet? Ne olmasını bekliyoruz. Ne kadar kontrol edebiliriz. İlkokul öğrencilerinin ellerinde bile cep telefonlarını görüyoruz. Başlarını öne eğmişler. Sanırsınız kitap okuyor?İnternette sörf yapıyorlar. Beğenme butonlarını çok tıklıyor ki bunun karşılığında çok beğeni alsın. Ortak arkadaşlar adına nice tanımadığı insanlara arkadaşlık isteği gönderiyor. Bu işin kısa vadeli çözümü,  eğitime bunca maddi kaynak sağlayan ve büyük projeler gerçekleştiren devlete ait. Büyük devletler gençlerini koruma altına almalı. Uzun vadede ise bu işe kafa yoran STK, cemaat ve özellikle ailelerin işi?Çocuklarımızın ahlaki eğitimine önem verilmeli.

Anlayacağımız daha çok krizler bizi bekliyor. Bizler ekonomik krizleri aşarız ama insanlık ve ahlaki krizleri aşamayız. Aşmak için Kur´an dan ve Sünnet bilincinden uzaklaşmamak gerek. Bu krizi görmek için yaşamak gerekmiyor. Allah´ın uyarması yeterli.  Vesselam?

 

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR