Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

?GÖÇÜ TEHDİT DEĞİL TOPLUMSAL DEĞER OLARAK GÖRÜYORUZ´

Sağlık Bakan Yardımcısı Emine Alp Meşe, "Türkiye olarak göçün getirdiği kapasiteyi kapsayıcı bir yaklaşımla ele alıyor, bunu bir tehdit değil toplumsal değer olarak görüyoruz." dedi.

?GÖÇÜ TEHDİT DEĞİL TOPLUMSAL DEĞER OLARAK GÖRÜYORUZ´

19 09. 2018 Çarşamba

Sağlık Bakan Yardımcısı Emine Alp Meşe, göçün bir tehdit değil toplumsal değer olduğunu vurgulayarak, "Göçmenler başta olmak üzere tüm dezavantajlı grupların yeterli kalitede, erişilebilir sağlık hizmeti alabilmesi bizim temel görevimiz. Tüm dünyada uygulanabilir, insana yakışır sağlık hizmeti standartları oluşturmalıyız." dedi.

İtalya Başbakanı Giuseppe Conte, Danimarka Prensesi Mary, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom ve DSÖ Avrupa Bölgesi Direktörü Zsuzsanna Jakab gibi üst düzey isimlerin katıldığı DSÖ 68. Avrupa Bölge Komite Toplantısı´na katılmak üzere İtalya´nın başkenti Roma´da bulunan Meşe, AA muhabirine toplantı ve Türkiye´nin sağlık konusundaki tutumuna ilişkin değerlendirmede bulundu.

Toplantının ilk günü genel kurulda konuşma yaptığını anımsatan Meşe, şunları kaydetti:

"Burada birinci basamak sağlık hizmetlerine yapılan harcamaların maliyet değil yatırım olduğu, göçmenler için sunulan sağlık hizmetlerinin yük değil insani sorumluluk olduğu, Türkiye´nin misafir anlayışıyla Suriyeli sığınmacılara sunduğu sağlık hizmetlerinin tüm dünya tarafından örnek olarak kabul edildiği ve evrensel sağlık kapsayıcılığına ancak insan merkezli sağlık hizmetleri sunumu anlayışıyla ulaşılabileceği gibi noktaları vurguladık."

Toplantı sırasında Türkiye´nin son yıllarda sağlık alanında elde ettiği başarılı reform tecrübelerini diğer katılımcı ülkelerle paylaştıklarını belirten Meşe, gelecek dönemdeki iş birliğine ilişkin de çok sayıda üst düzey ikili görüşme yaptığını aktardı.

"Göçü bir tehdit değil toplumsal değer olarak görüyoruz"

İlk gün toplantıya katılan heyet başkanlarıyla "Göç ve Sağlık" temalı özel oturumda bir araya geldiklerini anlatan Meşe, burada katılımcıları Türkiye´nin Suriyeli sığınmacılara sunduğu sağlık hizmetleri hakkında bilgilendirdiğini söyledi.

Meşe, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Göçmenler bir güvenlik sorunu değil aksine halk sağlığının, toplumsal gelişmenin ve insan haklarının temel yapı taşlarından birini oluşturuyorlar. Türkiye olarak göçün getirdiği kapasiteyi kapsayıcı bir yaklaşımla ele alıyor, bunu bir tehdit değil toplumsal değer olarak görüyoruz. Göçmenler başta olmak üzere tüm dezavantajlı grupların yeterli kalitede, erişilebilir sağlık hizmeti alabilmesi bizim temel görevimiz. Tüm dünyada uygulanabilir, insana yakışır sağlık hizmeti standartları oluşturmalıyız. Bu konuda hep birlikte çalışmalıyız."

Meşe, toplantının ilk günü görüşülen "DSÖ Reform Süreci ve Avrupa Bölgesine Yansımaları" ile "DSÖ 2020-2021 Taslak Bütçesi" konularında da Türkiye´nin yaklaşım ve beklentilerini katılımcılarla paylaştığını anlattı.

İş birliğinin geliştirilmesi adına ikili görüşmeler yapıldı

Dün Özbekistan ve Ukrayna sağlık bakanlarıyla ikili görüşmeler yaptığını aktaran Meşe, bugün de Kırgız bakanla görüşeceğini bildirdi. Meşe, görüşmelerde, sağlık turizmi, sağlık personelinin eğitimi, ilaç ve tıbbi cihaz konuları başta olmak üzere iş birliğinin geliştirilmesine yönelik eylem planlarının oluşturulmasının ve somut adımların atılmasının kararlaştırıldığını kaydetti.

Birleşmiş Milletlerin (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri´ne de değinen Meşe, bu hedeflere ulaşılması için oluşturulmuş Ortak İzleme Mekanizması ve göstergeler setini önemli birer adım olarak niteledi.

Meşe, "BM kuruluşlarının ortak çalışması, üye ülkelerin üzerindeki yükü azaltmak ve ´dublikasyonları´ önlemek adına önemli bir gelişme." diye konuştu.

Bilgi sistemlerinin sağlık alanında etkin kullanımı ve Avrupa bölgesinde iyi uygulama örneklerinin tartışıldığı özel bir oturuma daha katıldığını ifade eden Meşe, burada da Türkiye´nin son yıllarda sağlık bilgi sistemlerine yaptığı önemli yatırımlar ile gelişmeler hakkında muhataplarına bilgi verdiğini dile getirdi.

Meşe, Türkiye´de başarıyla uygulanan ve her türlü sağlık kaydına erişime olanak sağlayan "e-Nabız" uygulaması ve ilaç takip sistemi çalışmalarının iyi uygulamalara örnek olarak gösterilebileceğine dikkati çekti.

Türkiye´nin Suriyeli sığınmacılara yönelik sağlık hizmetleri anlatılacak

Etkinlik kapsamında bugün Türkiye´nin Suriyeli sığınmacılara yönelik sağlık hizmetlerinin "iyi uygulama" örneği olarak tanıtılacağı bir yan etkinlik düzenleneceğini söyleyen Meşe, şöyle devam etti:

"Biz ülkemizdeki göçmen sağlığı merkezleri başta olmak üzere tüm Türkiye´de Suriyeli sığınmacılara sunduğumuz ve DSÖ tarafından da bir model olarak kabul edilen hizmetlerimize ilişkin temel hususları vurgulayacağız. DSÖ de etkinlikte, birlikte yürüttüğümüz çalışmalar ve bu çalışmalara bakışına ilişkin görüşlerini paylaşacak."

Meşe, son olarak DSÖ Avrupa Bölgesi Direktörü Zsuzsanna Jakab ile ikili görüşme gerçekleştireceğini, burada hem DSÖ ve Türkiye arasındaki iş birliğinin hem de üçüncü taraflara ortak yürütülebilecek çalışmaların ele alınacağını aktardı.

DSÖ 68. Avrupa Bölge Komite Toplantısı, 17-20 Eylül tarihlerinde düzenleniyor. Etkinlik çerçevesinde yapılan üst düzey toplantılarda Avrupa bölgesinin en temel sağlık sorunları masaya yatırılıyor. Toplantı boyunca bulaşıcı ve bulaşıcı olmayan hastalıklar, sağlık sistemlerinin güçlendirilmesi, sağlık acil durumlarına hazırlık ve yanıt ile sağlık finansmanı gibi birçok önemli halk sağlığı konusu ele alınıyor.

 



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER