Diyarbakır Savcılığı tarafından 21 ilde başlatılan operasyon kapsamında aralarında gazeteciler, siyasetçiler, hukukçular ve sanatçıların bulunduğu 150’ye yakın isim gözaltına alındı.
Diyarbakır Barosu'nun eski başkanı Av. Mehmet Emin Aktar, Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası’na yaşananları anlattı. Aktar, “Bu sabah birlikte çalıştığım basın avukatlığı konusunda uzmanlaşan bir meslektaşımın ev araması ve gözaltına sürecine eşlik ettim ama kararda suçlama kısmı boştu” dedi.
Diyarbakır’da Yeşil Sol Parti’den milletvekili adayı gösterilen Mehmet Emin Aktar’ın anlattıklarından satırbaşları şöyle:
“Yasa çok açık. Eğer birini suçluyorsanız ne ile suçlandığını yazarsınız ve savunma istersiniz. Fakat bu sabah birlikte çalıştığım basın avukatlığı konusunda uzmanlaşan bir meslektaşımın ev araması ve gözaltına sürecine eşlik ettim ama kararda suçlama kısmı boştu. O kısmı boş bırakmışlar. Bir tutanaktan söz etmişler ama o tutanağın içeriği de yoktu. Kuvvetli suç şüphesi bulunması nedeniyle evinde ve bürosunda arama yapılmasına ve gözaltına alınması kararı vardı ama suçlama yoktu. Bu nedenle de suçlama nedeni belli olmadığından dolayı arkadaşım arama tutanağına şerh koydu. Evinin ve bürosunun neden arandığını bilmiyor. Bütün dosyalarına el koydular.”
Seçime 3 hafta kala
"Arama esnasında savcı vardı ve, ‘suç işliyorsunuz, mesleki faaliyetlerinde kullandığı bütün materyallerini alıyorsunuz’ dedim. Bilgisayarını ve dosyalarını aldılar. Dosyaları çuvallara koyup götürdüler ve büyük ihtimalle adliyeye girince çuvallar dolusu belge yakaladık diyecekler ve böyle bir iddia ortaya çıkacak. Bu soruşturma kadar anlamsız, iddiasız ve keyfi bir soruşturma görmedim. Muhalefet bu işe sessiz kaldı. Diyarbakır’da bir Yeşil Sol Partisi var bir de diğer partiler var. Olan bitene ne yazık ki herkes sessiz kalıyor, olağan şüpheli muamelesi görüyoruz. Gözaltına aldıklarınız önemli bir kısmı avukat, bir kısmı gazeteci, bir kısmı sivil toplum örgütü temsilcisi ve hak savunucusu bir kısmı da siyasetçi. Dosyada kısıtlama kararı var. Suçlama nedenini yazmamışlar. Normalde zaten soruşma gizli ama kısıtlama kararıyla soruşturmanın taraflarına da gizlilik getirilmiş. Anadolu Ajansı suçlamanın ne olduğunu herhalde biliyor ve kimse de bunu sorgulamıyor. Anadolu Ajansı nereden biliyor? Savcılar beklemişler beklemişler seçime 3 hafta kala operasyona başlamışlar.
Kaynak: sputniknews.com.tr
