Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Bahçeli'den Altılı Masa'ya: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Erdoğan'ın yanında el ele verelim, bu başarının mükafatı da sizde olsun

"Cumhurbaşkanı adayı konusunda hep birlikte Erdoğan’ın etrafında tek yumruk olalım"

Bahçeli

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Altılı Masa'ya, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Erdoğan'ın yanında el ele verelim, bu başarının mükafatı da sizde olsun" çağrısını yaptı. Bahçeli, "Ancak Cumhurbaşkanı adayı konusunda hep birlikte Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın etrafında tek yumruk olalım, onu sahiplenelim, yeni bir sayfa açalım." dedi.

 

Bahçeli partisinin Kızılcahamam kampında basın toplantısı düzenledi. Bahçeli’nin konuşmasından başlıklar şöyle:

"İki gün boyunca, Kızılcahamam Patalya Otel’de Milletvekillerimizin- Merkez Yönetim Kurulu ile Merkez Disiplin Kurulu Üyelerimizin iştirakiyle yapılan ve oturumlar halinde ifa edilen ortak toplantımızı gerçekleştirdik.Gayet yararlı, verimli ve ufuk açıcı geçtiğine inandığım Kızılcahamam kampımızın öncelikle partimize, ülkemize ve siz değerli arkadaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Dün ve bugün alanlarında uzman arkadaşlarımızın yanında Başkanlık Divanımızın değerli üyeleri de sorumluluk sahalarıyla ilgili yapmış oldukları çalışmaları dengeli, düzenli ve detaylı şekilde paylaşmışlardır. İki gün süresince iç ve dış siyasi gelişmeler titizlikle ele alınmıştır.

Siyasi faaliyetlerimiz tüm boyutlarıyla değerlendirildi"

Özellikle 2023 seçimleriyle ilgili hazırlıklarımızın yanı sıra bugüne kadar yapılan siyasi faaliyetlerimiz tüm boyutlarıyla değerlendirilmiştir. Burada yapılan toplantılarımızın sonuç hükmü şudur: Milliyetçi Hareket Partisi Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerine hem fikren, hem siyaseten, hem de heves ve heyecan bakımında tam manasıyla hazırdır.

"Algı operasyonları, ahlaksız tertipler boşuna"

Bilinmesini isterim ki, algı operasyonları, ahlaksız tertipler boşunadır.Tedavülde tutulan kara kampanyaların sonu ve sonucu yoktur. Türkiye’yi ve Türk milletini çağın üzerine sıçratma mücadelemizin teklemesi, tökezlemesi ve sekteye uğraması söz konusu değildir. İnandık, başaracağız. Söz verdik, yapacağız. Yola çıktık, varacağız. Sabrettik, Lider Ülke Türkiye’ye mutlaka ulaşacağız. Cumhur İttifakı’nın akıl dolu, ahlaklı, adanmış, anıtlaşmış, fedakâr ve milli siyasetiyle umutları dirilteceğiz, milletimize hadim ve hürmetkâr bir ruhla azımızı çok, eksiğimizi tamam edeceğiz.

"Her insanımızı kucaklayacağız"

Hiçbir engel tanımayacağız. Hiçbir zorluğa teslim olmayacağız. Her insanımızı kucaklayacağız. Her değerimizi bağrımıza basacağız. Herkes eşittir Türkiye demeye azimle devam edeceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi güçlü ve dirayetli teşkilat yapısıyla, donanımlı ve yetişmiş kadrosuyla, ilkeli ve tutarlı çizgisiyle, sabırlı ve sağduyulu tutumuyla, birliğini ve beraberliğini çelikleştirmiş inançlı dava insanlarıyla her meseleye hakim, her mücadeleye hazırlıklı, her müşkülata da dayanıklıdır. Yılmayacağız, yıkılmayacağız, yorulmayacağız, yoldan çıkmayacağız, adım adım 2023 hedeflerimizi gerçekleştireceğiz.

"Cumhur İttifakı Türkiye’dir"

Cumhur İttifakı Türkiye’dir. Cumhur İttifakı Türk milletinin özü ve özgüvenidir. Cumhur İttifak istiklalin kilidi, istikbalin kaderidir. Yedi düvel topuyla tüfeğiyle, nefretiyle fitnesiyle, şirkiyle şiddetiyle üzerimize gelse de duruşumuzdan milim de olsa taviz vermeyeceğiz. Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümü muhteşem bir istikbalin anahtarı olacaktır, inancımız ve gayemiz de budur. Nefsimize esir düşmeden, egolarımıza boyun eğmeden, çıkar hesabı yapmadan, ayrımcılığa prim vermeden, ötekileştirmeye müsaade etmeden 2023’e milli birlik ve kardeşliğin mührünü vuracağız.

"Gelir dağılımında adaleti sağlayacağız"

Ekmeği daha da büyüteceğiz. İstihdamı daha da artıracağız. Gelir dağılımında adaleti sağlayacağız. Milli gelirimizi çoğaltacağız. İşçimizin, çiftçimizin, memurumuzun, emeklimizin, dul ve yetimimizin, garip ve gurebamızın, esnaf ve sanatkarımızın, sanayici ve müteşebbisimizin her zaman yanında olacağız. Hep birlikte Türkiye olduğumuzu bir kez daha ispat ve ilan edeceğiz.

"Birlikten nasıl bir kuvvet doğduğunu beraberce göstereceğiz"

Birlikten nasıl bir kuvvet doğduğunu beraberce göstereceğiz. Bizim siyasetimizin ana fikri önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben esasına dayanmaktadır. Bizi bilenler bilir. Bizi tanıyanlar tanır. Biz kendimiz için hiçbir şey aramayız, istemeyiz, dilemeyiz. Fakat mevzu bahis Türkiye oldu mu gözümüz hiçbir şey görmez. Mevzu bahis Türk milleti oldu mu hayallerimizin ve hedeflerimizin hiçbir sınırı olamaz. 85 milyon Türk vatandaşı bizim için kutsal bir emanettir. Her şart altında emanet başımızın tacıdır, zayi edilemez, heba ve heder olmasına göz yumulamaz. Başkaları gibi soluğumuz kısa ve kesik değildir.

"Başkaları gibi irademiz hacizli, siyasetimiz rehin altında hiç değildir"

Başkaları gibi irademiz hacizli, siyasetimiz rehin altında hiç değildir. Sevdamız millet, sedamız devlet, seciyemiz şevket, sevincimiz huzurlu, umutlu, güvenli, ağırlıklarından kurtulmuş bir medeniyet ve muvaffakiyet seviyesidir. Bildiğiniz ve takip ettiğiniz üzere, Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri için geri sayım başlamıştır.

Ads by Kiosked

"Önümüzdeki bahar mevsimi aynı zamanda sandık ve seçim mevsimidir"

Önümüzdeki bahar mevsimi aynı zamanda sandık ve seçim mevsimidir. Türk milleti 2023 seçimlerinde geçmişin dürüst muhasebesini yaparak geleceğini oylayacaktır. Verilecek her oy Türk ve Türkiye Yüzyılına bir tuğla koyacaktır. Verilecek her oy tam bağımsızlığa destek olacaktır. Milletimizin yıkanlara, bozanlara, bozgunculara, vurgunculara, yalancılara, talancılara, yabancıların yerli acentesine dönmüş siyasi devşirmelere itibar etmeyeceğine dair inancım tamdır.

Çünkü Türkiye’nin kaybedecek bir saniyesi bile yoktur. Yerimizde saymaya, olanla yetinmeye, kıt kanaat geçinmeye, onun bunun ağzına bakmaya, tarihin gerisine düşmeye, debisi yüksek bir nehir gibi akan hadiselerin içinde edilgen ve etkisiz kalmaya ne hakkımız ne de niyetimiz vardır.

"Sızlanarak, dövünerek, seyrederek hiçbir şey yapamayız"

Sızlanarak, dövünerek, seyrederek hiçbir şey yapamayız. Davası olan her insan aynı zamanda umut insanıdır. Çünkü iman varsa imkan vardır ve nihayetinde karamsarlık bulutları dağılmaya mahkumdur. Türkiye artık feleğin çemberini kırmıştır. Makus talih değişmeye başlamıştır. İstikrarlı yükseliş kararlılıkla devam etmelidir. İddialı yürüyüş her gün biraz daha hız kazanarak Cumhuriyet’in yeni yüzyılında muktedir tarihimizin tekerrürünü sağlamalıdır. Kaldı ki gerçekleşebilecek hedefimiz de budur.

"Tüm dünya adeta nefesini tutmuş 2023 seçimlerine kilitlenmiştir"

Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümü önümüzdeki yeni yüzyılın başarı müjdesidir. Bu müjdenin tecessüm ve temerküz etmiş hali de Türk ve Türkiye Yüzyılıdır. 2023 seçimlerinde, Türk milletinin varlığı, birliği, bekası ve belaların üstesinden nasıl geldiği sınanacaktır. Tüm dünya adeta nefesini tutmuş 2023 seçimlerine kilitlenmiştir. Çünkü uyanan ve ayağa kalkan devin ayak sesleri zalimleri, onların taşeronlarını, iç işgal cephesinde toplanan kifayetsiz muhterisleri ziyadesiyle ürkütmektedir.

"Koalisyonlar devri kapanmış, eser ve hizmet döneminin kapıları ardına kadar açılmıştır"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle Türkiye’miz gücüne güç katmış, siyasal ve toplumsal huzuru teyit ve temin etmiştir. Hükümet krizleri, siyasi kavgalar, ilkesiz koltuk pazarlıkları, ilkel makam paylaşımları son bulmuştur.

Koalisyonlar devri kapanmış, eser ve hizmet döneminin kapıları ardına kadar açılmıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Parlamenter Sistemin bütün arızalarını, bütün aksaklıklarını, bütün anormalliklerini isabetle ve demokratik iradeyle telafi etmiştir. Devlet-siyaset dengesi kurulmuş, kuvvetler ayrımı netleşmiş, davul kimin boynunda ise tokmak da onun eline verilmiştir.

Böylelikle devletteki yetki çatışması, güç karmaşası, çapsız ve çarpık tartışmalar sona ermiş; uyum, denge, işbirliği, anlayış, dayanışma, diyalog, ortak amaçlar doğrultusunda fikir ve görüş birliği dönemi başlamış, hamd olsun çok başarılı sonuçlar ortaya çıkmıştır.

Türkiye’nin maruz kaldığı her türlü iç ve dış mahreçli sorunlar hamulesi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin doğrudan ürünü olan siyasal istikrar marifetiyle çözüme kavuşmuş ya da direnç sergilenmiştir.

Yönetim hayatımızda yapılan muazzam reformla milli hedeflerimiz canlanmıştır.

"Türkiye muazzam bir çıkış ivmesi yakalamıştır"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin birinci beş yılı göz kamaştırıcı gelişmelere, göğüs kabartan icraat ve ilerleyişlere sahne olmuştur.

Türkiye muazzam bir çıkış ivmesi yakalamıştır. Bunun değerli sonuçlarını diplomasiden siyasete, ekonomiden ticarete, sanattan spora, teknolojik atılımlardan milli silah sanayine, terörle mücadeleden küresel emperyalizme karşı azimkar direnişe kadar her saha ve zeminde görmek, tanık olmak mümkündür. Olgunlaşmış, oturmuş, kurum ve kurallarıyla yerleşmiş bu sistemin ikinci beş yıllık dönemi çok daha iyi olacaktır.

"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne tek adamlık yaftası vurmak soysuz bir saptırma"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne tek adamlık yaftası vurmak soysuz bir saptırmadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni, anti demokratik gölge düşürüp despotik, tiranlık ve diktatörlük isnadıyla yaralamaya ve yıpratmaya çalışmak ağır kusurlu siyasetçi küstahlığıdır. Zillet ittifakının görünen ve gösterilen yegane ortak paydası yeni sistem muhalifliğidir. Bundan başka söyledikleri veya söyleyebilecekleri ikinci bir şey yoktur. Yatıyorlar, kalkıyorlar, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni suçluyorlar. Toplanıyorlar, dağılıyorlar, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne iftira atıyorlar.

Bilmiyorlar ki, Türkiye eski Türkiye değildir. Görmüyorlar ki, aziz milletimiz yeni sisteme alışmış, takdir ve teveccühüyle kaya gibi arkasındadır.

Zillet ittifakının besin ve esin kaynağı kriz, kargaşa, kavga ve kutuplaşmadır. Zillet ittifakının geçim kapısı hamaset, habaset, husumet ve huşunettir. Huzur bu ittifakın duymaya bile tahammül edemeyeceği bir insanlık, devlet ve toplum değeridir.

Sürekli istikrarsızlık, sürdürülebilir düzensizlik, yaygın kaos, dinmeyen siyasi ve ekonomik fırtınalar CHP’sinden İP’ine, HDP’sinden Devası’na, Serok’undan DP’sine kadar alayının ümidi ve ünsiyetidir.

"Altılı Masa darmadağındır"

Altılı masa darmadağındır. Her bir parti kendi çıkarının, kendi ikbalinin, kendi gizli gündeminin peşine düşmüştür.

Altılı masaya zimmetlenmiş, bağlanmış, vesayet ve esaret altına girmiş bir Cumhurbaşkanı hüviyetinin arzu ve arayışı deşifre edilmiştir.

"Serok Ahmet haline bakmadan hasan dağına oduna gitmek için yola koyulmuştur"

Serok Ahmet haline bakmadan hasan dağına oduna gitmek için yola koyulmuştur. Altılı masa cunta yönetimlerini, ara rejim dönemlerini aratmayacak bir nevi konsey yapılanmasıyla Türkiye’yi yöneteceğini iddia etmektedir.

Serok Ahmet pazarlık gücünü yükseltmek, ne alırsam, neyi kazanırsam kar mantığıyla altılı masanın başlıca hizip odağına dönmüştür. Bu koltuk sevdalısı ve menfaatperest serok; “Altılı masanın Cumhurbaşkanı kendi kararımı uygularım derse kriz çıkar. O Cumhurbaşkanı Meclis desteğini kaybeder. Ve ülke yeniden seçime gitmek zorunda kalır” demek suretiyle zillet ittifakının potansiyel zehrini kusmuş ve menfur zihniyetini ele vermiştir.

Diğer yandan altılı masada kös kös oturan parti başkanlarının karar süreçlerinde Cumhurbaşkanıyla birlikte imza yetkisine sahip olacağını iddia etmek sadece akıl tutulması değil, masa oligarşisinin, liderler sultasının ülkeye ve millete dayatılmasıdır.

Buradan bir demokrasi, istikrar ve hizmet aşkı çıkmayacağını söylemek için kahin olmaya gerek yoktur.

"Altılı masa şimdiden kriz girdabına yuvarlanmıştır"

Altılı masa şimdiden kriz girdabına yuvarlanmıştır. Vaatleri krizdir, anlaşmazlıktır, konsorsiyum halinde ülke yönetimidir. Yüzde 50’yi aşan bir oy alan Cumhurbaşkanı’yla yüzde 0 bilmem kaç oy oranına haiz bir partinin eşit sorumluluğa ve stratejik konularda aynı imza yetkisine sahip olacağını ifade etmek demokrasiyi ve millet iradesini hiçe saymaktır. Bu iflah olmaz bir iktidar hastalığıdır.

"Bugünden kriz ihbarı, kriz ibrası, kriz ilamı yapıyorlar"

Dikkat ediniz, projemiz budur, vizyonumuz şudur, hedeflerimiz şunlardır diyemiyorlar. Bugünden kriz ihbarı, kriz ibrası, kriz ilamı yapıyorlar.

Aziz milletimizin bu tip siyaset çirkefliğine, bu ve benzeri siyasi hezeyan ve hüsrana onay vermesi aklın imhasıyla eşdeğer bir fecaattir. Serok ve selamsız Babacan başta olmak üzere, tüm zillet partileri altılı kumar masasına çökmüşler, ne üteriz, nasıl hileyle muhatapları zorda bırakırız arayışına girmişledir. Türk siyaset ve demokrasisi adına utanç verici bir tablo karşımızdadır. Hepsinin derdi masadan kalkıp daha rahat bir koltuğa çöreklenmektir. Milletimizi ve ülkemizi düşünen ve dert eden, parlak bir gelecek için feragat gösteren tek bir muhalefet partisi yoktur, şu ana kadar da görülmemiştir.

Deva Partisi'nin Başkanı, “Altılı Masa benim ismim üzerinde mutabık kalırsa hem rahat seçilirim hem de en iyi şekilde yönetirim” dedikten sonra, “oy oranı yüzde 1 bile olmayan parti başkanlarının özgüveni nereden geliyor” sorusuna kayış koparan, su kaynatan su cevabı vermiştir: “Seçimlerden önce hiçbir partinin seçimde yüzde kaç alacağını önden hesap ederek bir çalışma olmaz. Eğer öyle bir çalışmayla seçime gidilse o zaman her parti kendi yoluna gider.”

İmza yetkisi kapsamında ağır eleştirilere uğrayan Serok Ahmet’in, “bırakalım siyaseti bu çok bilmişlere, şunun oy oranı bu desin. Mesela biz çıkalım masadan madem o zaman” sözleri altılı masanın iflas beyanıdır.

"Milletimiz bunların gerçek yüzünü iyice tanımıştır"

Milletimiz bunların gerçek yüzünü iyice tanımıştır. Tencere kapak misali, hepsi birbirini bulmuştur. Birisi çıkar, “masa isterse aday olurum” der, birisi çıkar, “ben başbakan olacağım” der, birisi çıkar, “çoklu adaya sıcak bakmıyorum”, der, birisi çıkar, “gerektiğinde masa iki aday da çıkarabilir” der. Birisi çıkar, “aday altı genel başkandan biri olmalı” der, birisi çıkar, “masa beni desteklerse hem seçilebilirim hem de en iyi şekilde yönetirim” der. Altılı masadaki partilerin hiçbiri diğeriyle uyum ve barış içinde değildir. Kırık bacaklı masa zillettir, rezalettir, çıkarcıdır, siyasi hesaplarla sallanmaktadır. Buna karşılık Cumhur İttifak’ında ahenk vardır, ülkü vardır, şuur vardır, saygı vardır, sevgi vardır, demokratik nezaket vardır, pazarlıksız ve hesapsız ittifak ahlakı vardır, mertlik vardır, kısacası adam gibi adamlık hakimdir.

"Bizim farkımız ahlakımızdır"

Bizim farkımız ahlakımızdır. Bizim farkımız Türkiye ve Türk milletine vefa ve sadakatimizdir. Bizim farkımız asalettedir, aidiyettedir ve ülkemizin ali menfaatlerine yüreğimizle ve yüreklice bakmakta saklıdır.

Bir masayla yetkilerini paylaşan bir Cumhurbaşkanı tasavvuru Türk devlet felsefesini yok saymaktır. Tarihi müktesebatımızı çiğnemektir.

"Altılı masa oynatacağı kukla aramaktadır"

Altılı masa oynatacağı kukla aramaktadır. Kuklacılar ise küresel güçlerdir. Altılı masa dış güdümlü olduğundan zalimlerin himayesine girmiş bir Cumhurbaşkanı adayına bel bağlamıştır.

Bu olacak iş değildir. Milletimiz bu at pazarlığını, bu mal paylaşımını, bu sahte demokrasi tiyatrosunu ibretle takip etmekte ve sandık vakti geldiğinde de hesap sormak için tetikte beklemektedir.

Parlamenter Sistemin çok başlı yönetim yapısı giderilmişken, Türkiye’nin ne idiğü belirsiz altı parti tarafından, üstelik yabancıların namına ambargo altına alınması demokrasinin, kişisel hak ve hürriyetlerin, devlet olma umurunun yıkımı demektir.

30 Ocak’ta altı parti başkanı bir yol haritası üzerinde uzlaşıp hükümet programı paylaşacaklarmış. Bunlar fasa fiso çabalardır.

"Anlaşılan zillet ittifakı bir Cumhurbaşkanı adayı isminde uzlaşma sancıları çekmektedir"

Bir aday üzerinde mutabakata varmadan, henüz seçim bile yapılmadan hükümet programı hazırlamak hakikaten de gülünçtür ve mizah dergilerine konu olacak bir alay konusu olmaya namzettir.

Anlaşılan zillet ittifakı bir Cumhurbaşkanı adayı isminde uzlaşma sancıları çekmektedir. Her koyun kendi bacağından asılmaktadır. Her parti başkanı nalıncı keseri gibi kendine yontmaktadır. Kızılcahamam’dan zillet partilerine bir çağrıda bulunmak istiyorum.

Sözlerime kulak vermelerini tavsiye ve tembih ediyorum.

"Cumhurbaşkanı adayı konusu aranızdaki ufunetli ve uçurum temelli bir açmazdır"

Cumhurbaşkanı adayı konusu aranızdaki ufunetli ve uçurum temelli bir açmazdır. Ne siz meşgul olun, ne de milletimizi meşgul edin. Anlaşılan bu yükün altından kalkamayacaksınız. Zira aranızda siyaset cingözleri suyu devamlı bulandıracaktır.

Gelin vazgeçin bu sevdadan. Gelin siz de Türkiye’ye destek verin, Türk milletinin sesini dinleyin. Dünyaya Türk ve Türkiye mucizesini hep birlikte gösterelim. Milletvekili Genel Seçimine her zaman olduğu gibi adaylarınızı göstererek girin ve TBMM’de milletin tercih ve seçimiyle kazandığınız kadar sandalyeyle temsil görevini üstlenin.

"Cumhurbaşkanı adayı konusunda hep birlikte Erdoğan’ın etrafında tek yumruk olalım"

Ancak Cumhurbaşkanı adayı konusunda hep birlikte Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın etrafında tek yumruk olalım, onu sahiplenelim, yeni bir sayfa açalım.

Cumhuriyet’in yeni yüzyılına Türk milletinin gücünü ve kudretini birlikte taşıyalım.

Gelin bu şerefe siz de ortak olun.

Bahçeli'den Altılı Masa'ya çağrı: Erdoğan’ın etrafında tek yumruk olalım

Ey CHP, ey İYİ Parti, ey diğer altılı masa mensubu parti başkanları kazanamayacağınız ve hazır olmadığınız demokratik bir müsabakaya girmekten henüz vakit varken dönün, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında el ele verelim, güç birliği yapalım, bu başarının mükafatı da sizde olsun.

29 Ekim 1923; milli birliğin, milli şuurun, kökeni, mezhebi, yöresi, anasının dili ne olursa olsun tüm millet evlatlarının eseriydi. 29 Ekim 2023’te neden aynısı olmasın? Niye yeni bir Türk destanına omuz vermeyelim? Haydi buyurun, zaman kucaklaşma ve birlikte hareket etme zamanıdır.

"Altılı masa 10 defa toplandı, bir arpa boyu mesafe alamadı"

Zaman farklılıkları zenginliğimiz ve çoğulculuğumuz görme zamanıdır.Altılı masa 10 defa toplandı, bir arpa boyu mesafe alamadı. Her şey meydanda, kervanları gitmiyor, siyasetleri yürümüyor. Türkiye’nin Lider Ülke mertebesine yükselmesinde hepinizin eşit payı olsun.Bir defa yükselmiş bayrak asla inmesin.

Türkiye büyüsün, zenginleşsin, insanımız kronik sorunlarından bütünüyle kurtulsun.

"Kılıçdaroğlu bırak bu işleri, vazgeç bu nefsi tutkulardan, senden bir yol olmaz"

Sayın Kılıçdaroğlu bırak bu işleri, vazgeç bu nefsi tutkulardan, senden bir yol olmaz, çevrenden hayır gelmez, bu gidişle siyasi akıbetin de mefluçtur. Altılı masadaki her siyasi partinin vatanını, milletini ve devletini ne kadar sahiplenip sevdiğinin testi önümüzdeki günlerde çok daha belirgin olacaktır. Şahsım adına, bunların hepsini al bayrağın altında toplanmaya, Türk ve Türkiye Yüzyılında buluşmaya, hep birlikte çeliğe su vermeye, demiri tavında dövmeye davet ediyorum. Türkiye’nin yelkenlerini şişiren rüzgar kesilmesin istiyorum.

"Makamda gözümüz yoktur, koltuğa merakımız yoktur"

Makamda gözümüz yoktur. Koltuğa merakımız yoktur. Yeter ki Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşasın dursun. Yeter ki haine, teröriste, Türkiye düşmanlarına karşı bir olalım, beraberce direnelim.

Merhum şairimiz Arif Nihat Asya’nın muhteşem dizelerinde haykırdığı gibi; Nerde kaldı o çağlar ki, analar kurt doğururdu, Hilkat insan çamurunu, destanlarla yoğururdu. Nerde o yiğitler ki gür sesleri ülkeyi bürür, Yürü dese dağlar yürür, dur dese kalpler dururdu. Yurda, baş dedikleri bir ağır adakla geldiler,

Ve şu bayraksız dünyaya bayrakla geldiler. Kopardılar ayı gökten, ir ipek dalına astılar… Yurt dediler gölgesine, Ayaklarını bastılar. Yeryüzünün göbeğinde,Kuruldu Kurultayları…Günleri sönmek bilmedi, Yere düşmedi ayları. Onlardan kaldı bu toprak,Biz gezip tozmayalım mı?Yabanlar kıskanır diye,Destan da yazmayalım mı? İşte yeni bir destan yazma fırsatı, işte yeniden tek ses, tek nefes, tek yumruk olma imkanı.

Bize göre bu tarihi sorumluluktan hiçbir parti kaçamaz, kaçmamalıdır.

"2023 seçimleri dünyanın da gündeminde"

2023 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri yalnızca bizim değil, aynı zamanda dünyanın da gündemindedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin halkoylamasıyla kabulünden önce ve sonra nasıl küresel bir iftira ve suçlama süreci yaşanmışsa, şimdi de benzeri bir ortam gün yüzüne çıkmıştır.

Türkiye’den rövanş almak için kuyruğa giren iç ve dış ihanet cephesi bulanık suda balık avlamak için her yola, her kılığa, her sinsiliğe müracaat etmektedir. ABD’den yayımlanan Washington Post Gazetesi, “2023’te dünyanın en önemli seçimi Türkiye’de olacak” diyerek dikkatleri daha da fazla ülkemize çekmektedir.

Yine ABD’de çıkan bir dergide, Türkiye ve Cumhurbaşkanımız hedef alınarak, “seçimin kan gölüne” döneceği alçakça iddia edilmektedir.

 

Devamı >>>



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER