Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Ak Parti seçmeni bu tuzağın farkında mı?

Sinan Eskicioğlu

Ak Parti seçmeni bu tuzağın farkında mı?

Ak Parti, 14 büyükşehirin ve 26 ilin belediye başkan adaylarını açıkladı. Bugün grup toplantısında açıklanacak başkan adayları da olacak. Muhtemelen eski bakan olan isimler belediye başkan adayı olarak sunulacak, özellikle de önem verilen şehirlerde (Mesela İzmir, Aydın gibi).

İki parti de (Ak Parti ve MHP) yerel seçimler için ittifak olmayacağını söylemişlerdi. Ama aradan geçen zaman bu kararın değişmesine sebep oldu ve iki parti yerel seçim için ittifak yapmaya karar verdi.

Ama nasıl bir ittifak?

MHP, üç büyükşehirde aday çıkarmayacak ama buna karşılık 5 il konusunda ısrarlı. Bu iller Adana, Mersin, Manisa, Isparta ve Osmaniye. Yani MHP´nin kazanması muhtemel iller.

Ak Parti, MHP ile ittifakı kabul etti, belki de etmek zorunda kaldı. Bu beş şehirle ilgili çok haber ve yorum var. Kimi şehirlerde MHP´liler kazan kaldırıyorlar, kimi şehirlerde de Ak Partililer?

Bu noktaya gelinirken iki olay benim dikkatimi çekti ve Ak Partilileri uyarma ihtiyacı hissettim. Neden mi?

Çünkü Ak Parti´ye oy vermiş biriyim ve partide iyi niyetle çalışan samimi insanların olduğunu biliyorum.

Hani bir ?üst akıl´ söylemi vardı ya.

?Üst akıl´ Türkiye´yi yönetmeye çalışıyor, bir şekle sokmaya azimli, çeşitli yaptırımlarla zora sokuyor ve Türkiye´yi avucunun içine almak istiyor´.

Global olarak sözü edilen üst akıldan ziyade ülkesel üst akıl beni daha çok ilgilendiriyor.

Ne demek istiyorum?

Global üst akıl bellidir ama ülkesel üst akıl belli olmayabilir. Çünkü söylemindeki değerler insanları rahatsız etmez ve insanlar kendinden sanırlar.

Dikkatimi çekip rahatsız eden olaylara gelelim.

Birincisi:

Seçim startı verildikten sonra kimsenin aklında olmayan bir konu vardı, Bahçeli´nin ifade etmesine kadar. MHP, bunu ifade ettiği zaman, özellikle CHP´nin buna hemen balıklama atlayacağını çok iyi biliyordu. Bundan dolayı da yüksek sesle ve bir tavırla ifade etti.

?Bu seçim, sadece yerel seçim değil, aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi´nin değerlendirileceği bir seçim. Eğer yerel seçimlerde başarılı olunmazsa, Yeni Hükümet Sistemi´ne karşı büyük tepkiler olur´.

Bu söylem, çok doğal olarak CHP´nin işine yaradı ve hemen benimsedi. Konuyla ilişkin yazılar kaleme alındı ve hatta demeçler de yapıldı.

MHP, bunların hepsini hesaplayıp planlamıştı. 

Neden mi?

Ak Parti´yi ittifaka mecbur bırakmak için.

İttifak görüşmesi olumlu sonuçlandı. Ak Parti açısından Ankara, İstanbul, İzmir´de MHP´nin aday çıkarmaması önemliydi. Çünkü 24 Haziran seçimlerinde az oy alınan illerde kendini ispatlamak istiyordu. Ve o meşhur cümle?İstanbul´u alan, Türkiye´yi alır´.Aklıma gelmişken diğer meşhur cümleyi de söyleyeyim: ?İstanbul´a başkan olan ilerde Cumhurbaşkanı olur´.

Bu al-ver oyununda Ak Parti istediğini almış gibi göründü. Ama MHP´nin 5 ili istemesi ve diğer illerde de aday çıkarması, açıkçası Ak Parti için olumsuz bir sonuç oldu.

Anlayacağınız MHP, Ak Parti´yi çok iyi oyuna getirdi.

İkincisi:

MHP´nin Antalya´da gerçekleştirdiği İl Başkanları ve Belediye Başkanları toplantısında Bahçeli´nin zehir zemberek konuşması.

AİHM´nin kararını Türk Milleti´ne hakaret olarak gördüğüyle başladı.

?Klasik politik şablonlara uymayız, çıkar hesabı yapmayız. Türkiye´nin pek çok sorunu varken, yeni bir hükümet sisteminin tesis ve temin çalışmaları sürüyorken, hele hele cumhuriyetin üçüncü evresine henüz geçmişken hiçbir gelişmeye ilgisiz kalamayız?´ diye devam etti.

Evet, klasik politik şablonlara hiç uymayan bir parti, MHP.

?İstikbalin güvencesi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi´ diyerek, Ak Parti ve Ak Partilileri sevindirdi ve gönüllerini aldı.

?Biz 31 Mart´a ?Ne kazanıp, ne kaybederiz?´ gözüyle bakmıyoruz. Biz 31 Mart´a ?Şu kadar belediye benim olsun, bu kadar Adalet ve Kalkınma Partisi´nde bulunsun.´ diye de yaklaşmıyoruz. 31 Mart´ı Türkiye´nin beka mücadelesi açısından dönüm noktası olarak değerlendiriyoruz. Ülke gitmişken, çarşı karışmışken, yeni hükümet sistemine hain bir sefer düzenlenirken belediyelerin hepsini biz alsak ne olacak almasak ne çıkacak?´cümlesiyle de aslında noktayı koymuş oldu.

Nasıl bir nokta?

Sanki MHP´nin belediye başkanlıklarında gözü yokmuş gibi konuşarak, işi ?BEKA SORUNU´na getirdi.

Madem ?şu kadar belediye bizim olsun denmiyor´, o halde neden 5 ilin pazarlığı yapıldı, diye bir soru insanın aklına gelmez mi?

Evet, 31 Mart seçimleri ?BEKA MÜCADELESİ´ açısından dönüm noktası, katılıyorum. Ama bu beka mücadelesi Ak Parti için bir beka mücadelesi.

İşte bu yüzden zaten sormuştum: ?Ak Parti seçmeni bu tuzağın farkında mı?´ diye.

MHP, sanki ?istemezuk´ tavrı gösteriyor ama bunun yanında ?ne kadar varsa, hepsini alayım´ oyununu kuruyor.

Ak Parti´yi, Cumhurbaşkanlığı Sistemi´ni her geçen gün MHP´lileştirme amacından kesinlikle geri adım atmıyor.

Ak Parti´nin kurucu değerleri gün be gün yozlaşıyor ve yok oluyor.

Ak Parti´ye gönül vermiş samimi muhafazakar seçmene balta vuruluyor. Dinine samimi bağlı muhafazakar seçmenle Ak Parti arasına mesafe konuldu ve bu mesafe MHP´nin planıyla sürekli açılıyor.

Peki nereye kadar?

Ak Parti seçmeni mi önemli, yoksa MHP´nin klasik şablonlara uymayan politikası mı?

Bunu zaman gösterecek?.

 

Sevgi ve Bilgiyle kalın



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz